E-mail Hurafeciliği Hitskin_logo Hitskin.com

Bu Hitsikin.com temayı önceden görmekte fırsat veriyor.
Tema yerleştirmekTemanın fişine geri dönmek

.talk4her

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

müzik dinle klip izle indir resim google yetkinforum video download youtube islamiyet ilahi


    E-mail Hurafeciliği

    by_efsane
    by_efsane
    azimli üye
    azimli üye


    Erkek
    mesaj sayısı : 113
    Yaş : 36
    Kayıt tarihi : 21/04/09

    E-mail Hurafeciliği Empty E-mail Hurafeciliği

    Mesaj  by_efsane Çarş. Nis. 22, 2009 7:19 pm

    E-mail Hurafeciliği
    E-mail zincirlerinde tuzak var!

    İnternette, posta kutuları arasında dolaşan yardım, dua, uyarı vb.
    amaçlı e-postaların çoğunlukla uydurma olduğunu ve
    kötü amaçlarla üretildiğini biliyor muydunuz?



    Bismillahirrahmanirrahim, La havle vela kuvvete illa billahi aliyyil
    azim. Allahumme inni esabet ya kadümü ya daimü yasekde
    yeus yabudu ya semedü ya hayyümü ya kayyümü
    yazel celali vel ikram feinte cihan fevui hasilla hala ihake ilahu
    aleyni teveknül tüve hüve rabbilazim. Yüce ALLAH bu
    duayı 1251 yılında birine nasip etmiş. O kişi bunu 7 kişiye dağıtmış ve
    zengin olmuş. Sonra bu dua bir fakirin eline geçmiş fakat o
    inanmayınca evi yanmış. Bir kadının eline geçmiş ve o da
    inanmamış onun da çocuğu ölmüş. Bu dua kimin eline
    geçerse 7 kişiye dağıtsın, ne isterse olur. Duayı 7 gün
    içinde 7 kişiye gönderirsen isteğin gerçekleşecek.
    Dağıtmazsan başına felaketler gelecek



    İkinci cümlesinden itibaren çoğu hiçbir anlam ifade
    etmeyen saçma sapan kelimelerden oluşan bu ve buna benzer bir
    dua size değilse bile arkadaşınızın e-posta adresine gelmiştir. Ya da,
    çocuğu kanser olan ve tedavi masrafını bir şirketin
    ödeyeceğini, onun için de bu mailin en az 3 kişiye
    gönderilmesi gerektiğini, İnanmazsanız aşağıdaki numarayı
    çevirip sorun diyen yazılar Microsoftun para dağıttığını, bu
    e-posta ne kadar çok kişiye gönderilirse o kadar komisyon
    verileceğini, MSN Messengerin ücretli olacağını, bunu engellemek
    için çok sayıda kişiye e-mail gönderilmesini isteyen
    yazılar. Zincir mailler olarak isimlendirilen ve kartopunun çığı
    meydana getirmesi gibi internette eşe dosta gönderilerek herkesin
    haberdar olması sağlanan bu mesajlar neyi amaçlıyor?
    Dünyanın her tarafında internet kullanıcılarına ulaşan bu
    maillerin çıkış yeri neresi? Bu tür mailler insanları nasıl
    etkiliyor? Aksiyon, e-posta kutularını kirleterek insanların kafasını
    karıştıran bu konuyu uzmanlara sordu.



    GENÇLER, İDDİA AMAÇLI ÜRETİYOR



    İnsanların zaaflarını sömürme maksatlı oluşturulan ilk zincir
    e-postası Amerikan patentli. Gerçeklik payı olmayan bu tür
    e-postaların ilki 1988 yılında ABDde gönderilmiş. O tarihten
    günümüze de yüzlerce benzeri türedi ve
    milyonlarca internet kullanıcısına davetsiz misafir oldu. Bu maillerin
    yazılış amacının insanların dikkatini çekmek, zaaf noktalarını
    kullanarak duygularıyla dalga geçmek olduğunu belirten psikolog
    Alanur Özalp bunları çoğunlukla gençlerin internette
    dolaşıma soktuğunu söylüyor: Kişilerin dikkatini
    çekecek ve kimsenin kayıtsız kalamayacağı bir metin hazırlayıp
    e-posta yoluyla herkese gönderiyorlar. Ve bu metnin çok
    sayıda kişi tarafından dağıtılacağı konusunda iddialaşıyorlar.
    İçerikleri tamamen hayal ürünü bilgiler ihtiva
    eden zincir maillerin birçok çeşidi var. En çok
    rağbet görenler ise yardım, dua ve panik/sansasyon amaçlı
    olanlar.



    Burcu Çelenk, e-posta adresine gönderilen bu tarz metinleri
    arkadaşlarıyla paylaşmasını yoğun iş temposu içerisinde kendini
    rahatlatmak için yaptığı bir faaliyet olarak nitelendiriyor.
    Bunlara inanıyor musunuz? sorusunu ise Belli sayıda kişiye
    gönderdiğim takdirde dileğimin kabul olacağını söyleyenlere
    inanmıyorum ama yine de gönderiyorum. Yardım isteyen ve bilgi
    veren mailleri de faydalı olur diye arkadaşlarımla paylaşıyorum. diye
    cevaplıyor.



    Yardım amaçlı üretilen e-postalardaki duygu
    sömürüsü hikâyeleri çok tanıdık: Mutlu
    bir babanın kanser hastası dünyalar güzeli kızının tek
    kurtuluşu ameliyat olmasıdır fakat bu çok masraflı bir
    ameliyattır. Merhamet sahibi bir şirket (!) bunu karşılayacaktır lakin
    bir tek şartı vardır: Bu mail olabildiğince çok sayıda kişiye
    ulaştırılmalı!.. Tabii ki bu tür e-postalarda adı geçen
    şirketlerin bundan haberi bile yok. Şirketler dertlerini anlatana kadar
    e-postalar dünyanın her tarafına dağılmış oluyor. Bunların en
    mühim özelliği 'tercüme' olmaları. Bir babanın
    çığlığı başlığıyla internette dolaşan ve kanser hastası kızının
    kurtulması için yardım isteyen yüzlercesinden biri olan 29
    yaşındaki isimsiz babanın e-postasını okuduğunuzda bir şeylerin yanlış
    olduğunu hissedebiliyorsunuz. Hasta kızıyla arasındaki duygusal bağ
    resmedilirken kurulan cümleler Hollywood filmlerinden kotarılmış
    gibi. Tanrı bizi bir çocukla kutsadı ibaresinin bile yer aldığı
    bu e-posta nedense doğruluğundan şüphe duyulmadan dost ve
    tanıdıklarla paylaşılabiliyor. Kısa bir araştırma sonucu bu mailin
    İngilizce bir yardım metninin birebir tercümesi olduğu çok
    rahat bulunabiliyor. Bu tür maillere karşı uyarı amaçlı
    kurulan http://hoaxbusters.ciac.org adresli sitede bu tip onlarca metin
    yer alıyor. Ve hepsinin ortak başlığı: Eğer bu metni silerseniz sizin
    kalbiniz yok demektir!



    BİR MAİL PAYLAŞTIM, HAYATIM DEĞİŞTİ!



    Özel bir şirkette mühendis olarak çalışan Mesut
    Arslan, e-posta adresine gelen bir babanın çığlığı yazısına
    kayıtsız kalamaz ve Benim de bir katkım olsun diyerek adres
    listesindeki herkese bu metni gönderir. Fakat gönderdiği
    e-posta, imza olarak kullandığı şirket ismi, telefon numarası vb.
    bilgileri içerdiği için bir anda bu acıklı mailin faili
    durumuna geliverir. Üzerinden bir buçuk yıl
    geçmesine rağmen gelen telefonların haddi hesabı yoktur. Yardım
    olsun diye gönderdim ama yaptığıma pişman oldum. O acılı babanın
    ben olduğumu zanneden onlarca insan da cebime mesaj attı şirketimi
    aradı acımı paylaştıklarını, yardım etmek istediklerini belirttiler.
    Çok rahatsız oldum.



    Zorda kalmışlara, yardıma muhtaç kişilere elinden geldiğince
    yardımı esirgemeyen insanlar, oturduğu yerden eşe-dosta e-posta
    göndererek yapılacak yardımı ise doğal olarak hiç geri
    çevirmiyor. Psikolog Alanur Özalp, bu tür
    gerçek dışı mailler sebebiyle insanların yardımseverlik
    duygularının sömürüldüğünü,
    kandırıldığını hisseden kişilerin de yardıma gerçekten
    muhtaç insanlara ihtiyatla yaklaşarak çekingen
    davranacaklarını vurguluyor.



    Bilgi Toplumu Teknolojileri Gazetesi Yazı İşleri Müdürü
    Beliz Kudat da aynı noktaya işaret ediyor: “Zincir iletilerin en
    kötü tarafı; kullanıcıların internete bakış açısını
    olumsuz etkilemesi. Herhangi bir virüsün meydana getireceği
    zarardan, çeşitli güvenlik yazılımlarıyla korunmak
    mümkün. Ama zincir e-postalarla kişilerin rencide olan,
    sömürülen insanî duygularının telafisi çok
    zor.



    ESKİNİN HURAFE MEKTUPLARI ÇAĞ ATLADI!



    Yıllar önce evlerdeki posta kutularına, kapı önlerine
    bırakılan esrarengiz mektuplar oldukça revaçtaydı. Kimin
    yazdığı, niye yazdığı belli olmayan bu felaket tellalı mektuplar halk
    arasında bir hurafe çılgınlığının ve korkunun yaşanmasına yol
    açıyordu. Kimi el yazısıyla, kimi de fotokopiyle
    çoğaltılıyordu bu mektupların. Onların
    günümüzdeki muadili ise internet üzerinden
    gönderilen zincir e-postalar. Bu duaya inanmayan ve 44 kişiye
    göndermeyen kişilerin evleri yandı, çocukları
    öldü, soyları kurudu benzeri ifadelerle insanlar korkutularak
    kafaları karıştırılıyor. Dinî altyapısı zayıf birçok insan
    için bu türden yazılar panik ve paranoyaya sebep oluyor.
    Alanur Özalp, bu konudaki bir hatırasını, Psikolojik sıkıntılar
    yaşayan bir hastam, bir gün telaşla beni aradı tatilden yeni
    geldiğini ve e-posta kutusunda 7 gün içerisinde
    tanıdıklarına göndermezse başına çok büyük
    belaların geleceğini bildiren bir mail bulunduğunu; ama tatilde olduğu
    için gönderemediğini söyledi. Hastam kaygılı bir
    şekilde Acaba şimdi göndersem olur mu? Başıma bir musibet gelir
    mi? diye sormuştu. diye anlatıyor ve ekliyor: Tahmin edemeyeceğiniz
    sayıda insan bu tür yazılardan olumsuz etkileniyor. Psikolog
    Özalpe göre psikolojisi ve inancı zayıf kimi insanlar
    başlarına gelen en ufak bir olumsuzluğu bu tarz yazılara bağlıyor ve
    bunalıma bile girebiliyor.



    Yardım talep eden ve dua dağıtımı isteyen e-postaların haricinde,
    insanları paranoyakça düşüncelere sevk edebilecek
    e-postalar da internette zincir mail olarak dolaşıyor. Bunların en
    bilinenleri içeceğinin içerisine uyku ilacı atılıp
    uyutulan ve buz dolu küvette gözlerini açtığında
    böbreğinin çalındığını fark eden kurban; sinemaya
    gittiğinde AIDSli bir hastanın koyduğu iğnenin üzerine oturup
    virüs kapan kişi; yanlış ilaç yüzünden hayatı
    kararan hastaların hikâyesi. Bu tür uydurma bilgiler
    içeren e-postaların bir amacı da toplumda paranoyak ruh
    hâlinin, korkunun, güvensizliğin yaygınlaşmasını sağlamak
    gibi görünüyor. Tercüme olan bu maillerin de
    çıkış yeri Amerika. Fakat insanlar kendi çevrelerinde
    böyle durumların yaşandığını hayal ediyor ve birbirlerini haberdar
    etmek için bu e-postaları gönderiyor. Alanur Özalpe
    göre bunları hazırlayanlar patolojik bir hastalığa sahip, hayattan
    istediğini alamamış, insanlar tarafından kandırılmış kişiler.
    Amaçları ise diğer insanları da kendi ruh hâllerine ortak
    etmek, sıkıntıya sokmak.



    AMAÇLARI, ADRES PAZARLAMAK



    Aksiyon Dergisi Bilişim Editörü Yasin Kesen, konuya farklı
    bir yaklaşım getirerek uyduruk e-posta mesajlarını başlatanların
    çoğunlukla öyle büyük idealleri veya hastalıkları
    olmadığını söylüyor. Çoğu kez tek amaçları,
    onbinlerce e-posta adresini toplayıp CDler hâlinde pazarlamak
    diyen Kesen, Ben dahil listendeki herkese gönder ibaresi olan
    mesajların bu maksadı hemen ele verdiği görüşünde. Bir
    titan zinciri gibi her defasında ilk başlatana da ulaşan e-postaların
    gönderilen adresler bölümündeki adresler toplanarak
    sağlıklı bir arşiv oluşturulmuş oluyor. Bu işlemi daha hızlı yapmak
    için de çok basit programlar var. Metin yığınları
    içerisindeki e-posta adreslerini seçebilen program,
    binlerce sayfalık bir metni kısa sürede tarayarak adresleri
    kullanıma, yani satışa hazır bir liste haline getirebiliyor.



    E-posta kutusu çöplüğe dönen internet
    kullanıcılarının bilinçli ve seçici olması gerektiğini
    belirten Kesen, Mail kutusuna düşen her mesajı okuyanlar, bunların
    kaynağını ya da gerçeklik derecesini sorgulamadan herkese
    gönderip bütün dostlarının zamanını çalıyor. diye
    ekliyor. Psikolog Alanur Özalp de bu tür mesajların hemen
    silinmesini tavsiye ediyor.



    Aslında onların dilinden konuşursak, Bu haberi ne kadar çok
    kişiye gönderirseniz, internet korsanlarının işini o kadar
    zorlaştıracak, dostlarınızın kandırılmasına engel olacaksınız. Ama
    gönderdiğiniz adreslerin çalınmaması için tedbir
    almak şartıyla!.





    İsmail İpek (İstanbul Müftü Yardımcısı): BU GÜNAH ZİNCİRİNE KİMSE GİRMESİN



    Zincir e-postalar konusunda görüşlerine başvurduğumuz
    İstanbul Müftü Yardımcısı İsmail İpek, kötü niyetli
    bu tür girişimlerin kesinlikle ciddiye alınmaması gerektiğini
    vurguluyor: İnsanları korkutan, ürküten, muallâkta
    bırakan, acaba başıma bir şey gelir mi diye düşündürerek
    bir şeyler yapmaya zorlayan bu tür mailleri ciddiye almamak
    gerekir. İslam dininde böyle bir uygulama ve hüküm
    yoktur. Bunlar yanlış, boş ve lüzumsuz işlerdir ve dinimizce boş
    işlerle uğraşmak günahtır. Bu günaha kimsenin girmesini
    istemiyoruz. Bunu bitirmenin yolu buna alet olmamaktır. Böyle bir
    maille karşılaşan kişi korkmasın, endişelenmesin, bunun dinle bir
    alakasının olmadığını bilsin ve sakın ola ki bir başkasına
    gönderme yanlışına düşmesin. Bu tarz şeyler günahtır ve
    bize yakışmıyor. İslamın bizden istediği şeyler belli her şey
    açık açık beyan edilmiştir. Bunlar
    Müslümanların kafasını bulandırmak için ortaya atılmış
    lüzumsuz işlerdir.



    Kaynak: Aksiyon Dergisi

      Forum Saati Perş. Kas. 14, 2024 10:59 pm