.talk4her

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
.talk4her

müzik dinle klip izle indir resim google yetkinforum video download youtube islamiyet ilahi


    İSLAM'I ÖĞRENME

    AsiRuH
    AsiRuH
    yönetici
    yönetici


    Erkek
    mesaj sayısı : 9861
    Yaş : 36
    İş/meslek : xxxxx
    Kayıt tarihi : 27/09/08

    İSLAM'I ÖĞRENME Empty İSLAM'I ÖĞRENME

    Mesaj  AsiRuH Paz Ocak 18, 2009 9:06 pm

    İSLAM'I ÖĞRENME


    Önceden
    bir başka dine mensupken veya dini bir inancı yokken sonradan
    müslüman olan bir kimsenin hayatındaki en önemli
    dönüm noktası, hiç şüphesiz İslâm'a girdiği
    andır. Bu öyle bir an ki geçmişin tüm günahlarını
    silmekte ve müslüman olan kişinin hayatında tertemiz,
    bembeyaz bir sayfa açmaktadır. Şu halde bu tertemiz sayfanın
    kirlenmemesi ve iyi bir başlangıç yapılması, o kimsenin
    dünya ve ahiret mutluluğu açısından çok
    önemlidir.
    Zerrece
    tereddüde yer vermeyen temiz bir imanla İslâm'a girdikten
    sonra İslâm'ı doğru bir şekilde öğrenme gayreti içine
    girmek gerekir. Çünkü İslâm'ın temel ve
    vazgeçilmez öğretilerini bilmeden İslâm'ı tam
    manasıyla yaşayabilmek pek mümkün olmaz. Gerçek bir
    mü'min, İslâm'ı iyi tanımalı, ona bilinçli bir
    şekilde sarılmalı ve onu hayata geçirmeye çalışmalıdır.

    En
    iyi müslüman Allah'a karşı en yüce saygı gösteren
    müslümandır.Allah'a karşı en iyi saygı gösterebilmek
    İslâmi deyimiyle muttakilerden olabilmek için nasıl
    muttaki olunabileceğini bilmek gerekir. Bilgisiz bir şekilde
    İslâm'ı hayata geçirmek en azından istendiği şekilde
    hayata geçirmek pek mümkün olmaz bu durum, Işık
    olmadan, gece zifiri karanlıkta yol almaya benzer. Böyle bir kimse
    yoldaki işaretleri farkedemez ve muhtemelen farkında olmadan yoldan
    çıkabilir veya bir çukura yuvarlanabilir. İste bu sebeple
    hiç olmazsa asgari seviyede neyin doğru neyin yanlış olduğunu
    ayırtedebilecek; kimin doğru kimin yanlış söylediğini sezebilecek
    seviyede de olsa bir İslâmî bilgi elde etmek gayreti
    içinde olmak gerekir.

    Az
    çok İslâmî bir bilgiye sahip olan insan,
    İslâm'ın aydınlık yolunu apaçık görebilir.
    Küfrün, şirkin, ahlâksızlığın İslâm'a ters
    düsen unsurlarını farkedebilir. En azından kendisine rehberlik
    yapmaya kalkan insanlardan hangisinin rehberlik yapabileceğini
    hangisinin yapamayacağını ayırdedebilir.

    Çağımızda
    pek çok müslüman, mealesef, İslâm'ın
    güzelliklerini hayatlarına yansıtama mışlardır.
    Çünkü onlar da İslâm'ı yeterince
    öğrenebilmiş değillerdir.Bu yüzden yalnızca bugünkü
    müslüman toplulukları taklit ederek İslâm'ı doğru bir
    şekilde hayata geçirebilmek pek mümkün olamaz.

    Kur'an-i
    Kerim, okumaları, anlamaları, içindekilere göre hareket
    etmeleri ve prensipleri ni hayata geçirmeleri için
    insanlara gönderilmiştir.

    Peygamber
    Efendimiz de İslâm'ın nasıl hayata geçirileceğini bizzat
    yasayarak ve anlatarak göstermiştir. Öyleyse bir
    müslüman, Kur'an-i Kerim'i ve Peygamber Efendimizin
    İslâm'ı hayata geçiriş tarzını öğrenmeye gayret
    etmelidir ki, tam manasıyla Allah'a teslimiyet içinde olabilsin
    ve son peygamberin örnekliğinden yararlanabilsin.

    İslâm'ı
    doğru kaynaklardan doğru bir şekilde öğrenmeye
    çalışmalıdır. Bunun için İslâm'ı bilen kimselerin
    kılavuzluğundan yararlanmak en kestirme yoldur. İslâm'ı
    öğrenirken belli bir sıra takibedilmeli ve kendisini
    öncelikle ilgilendiren konular dan başlamalı. Bir
    müslümanı kişisel olarak ilgilendiren en öncelikli
    konular ise yerine getirmekle yükümlü olduğu farzlar ve
    sakınması gereken haramlardır. Farzların basında da müslüman
    olduğu günden itibaren kılmaya başlaması gereken günlük
    ibadeti beş vakit namaz gelir. Yeni İslâm'a girmiş bir
    müslüman, bu konuda ya pratik olarak diğer
    Müslümanların kılavuzluğundan yararlanmalı yada konuyla
    ilgili hazırlanmış eğitici ve öğretici
    görüntülü yayınlardan istifade etmelidir.

    Böylece
    bir mümin ilkönce yapabildiği kadarıyla günlük
    ibadeti olan namazları kılmaya baslar, bilahare yavaş yavaş
    eksikliklerini gidermeye gerekenleri öğrenmeye ve namazı
    usulüne uygun olarak kılmaya gayret eder.

    İSLAM'I TANIMA



    Susuzluktan
    dudakları çatlamış birisinin, pınara ulaşıp kana kana
    içtikten sonra kendisi gibi susuzluk çektiğini bildiği
    diğer insanları da o pınara ulaştırmak için bir çaba sarf
    etmemesi düşünülemez. Bunun gibi, gerçekten
    İslâm'a yürekten inanmış ve İslâm'ın nasıl berrak bir
    pınar olduğunu görmüş olan bir kimsenin, yapabiliyor ve
    becerebiliyorsa o kaynağa başkalarını da ulaştırmak için gayret
    göstermesi dini bir vecibedir.

    Gönülden
    inandığı ve benimsediği, son hak din İslâm'ı herhangi bir baskı
    ve zorlamaya başvurmadan diğer insanlara da ulaştırma gayreti
    içinde olmak ve bu uğurda karsılaşacağı
    güçlükleri göğüslemek, ortaya çıkacak
    engelleri ortadan kaldırmak için mücadele etmek her
    müslümanın görevidir. Bir başka dinden veya
    düşünce sisteminden İslam'a geçmiş bulunan kimseler,
    daha önce mensubu bulundukları dinin yahutta düşünce
    sistemi nin saliklerini iyi tanıdıkları için, bu konuda,
    müslüman toplumlarda yetişip geleneksel olarak
    Müslüman olanlardan daha basarili olabilir ve Peygamber
    Efendimizin su müjdesine kavuşabilirler: " Senin aracılığınla bir
    kimsenin müslüman olması, senin için dünya ve
    dünyadaki herşeyden daha hayırlıdır."

    Bu
    sebeple yeni İslâm'a girmiş kardeşlerimize, güzel bir
    şekilde yapabileceklerse İslâm'ı başka insanlara da tanıtmak
    için çaba sarfetmelerini tavsiye ediyoruz. Bu konuda
    temel prensip, sevdirmek, kolaylaştırmak, müjdelemek ve ümit
    vermek olmalıdır.

      Forum Saati Paz Kas. 17, 2024 4:33 am