ALİ YİĞİT: TEHDİT EDİLİYORUM, KORUMA İSTİYORUM
Ergenekon'da BOMBA itiraflar
Sanık Ali Yiğit, önceden yaptığı 'İfademi değiştirmem için tehdit edildim' açıklamasını 13. duruşmada da tekrarladı.
Ergenekon
davasının 13. duruşmasına tutuksuz sanık Ali Yiğit'in itirafları
damgasını vurdu. 27 el bombasının hikayesini ve Bayrampaşa'da yaşadığı
tehditleri anlatan Yiğit, emniyette verdiği ifadelerin geçerli olduğunu
söyledi.
"Korunup kollanmıyorum"
Yıldırım’ı dayısının yanında tanıdığını belirten Yiğit, “Beni
tanımadığını iddia ediyor. Dayım Mehmet Demirtaş bana 2006’da manav
dükkanı açtı. Manava Oktay Yıldırım gelip gidiyordu" dedi. Babamsının
çatıda bulunan bombaları gördüğünü söyleyen Yiğit, şöyle devam etti:
“Dayım bombaların Oktay Yıldırım’a ait olduğunu ve kimseye
söylemememizi istedi. Bunun üzerine babam Trabzon’a gitti. İhbar
ettiğini bilmiyordum. Manavımı kapatıp taksicilik yapmaya başladım. Bir
gün bomba imha ekipleri daha önce boşalttığım eve geldi. Ev benim
kontrolümde arandı. Polisler çatıya çıktığında bombalar bulundu.
Karakolda ifadem alındı. Beni polisin koruyup kolladığı yalandır."
Yiğit, bombaların bulunmasının ardından verdiği ifade nedeniyle hem
kendisinin hem de ailesinin tehdit edildiğini belirterek bu durumu
cezaevi yönetimine de bildirdiğini söyledi.
Telefon kayıtları incelensin
Yiğit, "Ailemi arayıp '15 yıl sonra görüşeceğiz' diyorlar. Ailemi
tehdit etmesinler. Tekirdağ Cezaevi’nde kaldığımda başka bir avukat
gelip beni tehdit etti. Oktay Yıldırım lehine ifade verip avukatımı
reddetmem istendi. Ben de kabul ettim. 'Bombaları polis koydu' denmem
istendi. Telefon kaydım geriye doğru incelenirse kimlerin tehdit ettiği
ortaya çıkacak."
Trabzon’da olduğu dönemde Avukat Kemal Kerinçsiz’in kendisini arayıp
İstanbul’a davet ettiğini belirten Yiğit, "Kerinçsiz ve Mahmut
Öztürk’ün bir avukatı ifademi değiştirmemi istedi. İstedikleri ifadeyi
verirsem bir ömür boyu rahat edeceğim söylendi" dedi. Yiğit, kendisini
yalanlayan dayısı Demirtaş'a kendisine bombalar ortaya çıktıktan sonra
17 bin YTL'lik 2004 model Hundai marka araba aldığını söyledi.
İstedikleri doğrultuda ifade vermedikleri için bu aracın 4 ay önce
tehditle geri alındığını söyeleyen Yiğit, "Bir hafta önce kullandığım
minibüse bindim. Minibüs hareket eder etmez sesler duymaya başladım.
İnip baktığımda arabanın tekerlerinin bijonlarının neredeyse
kendiliğinden çıkacak kadar delindiğini gördüm. Elimi dokunur dokunmaz
lastik yerinden fırlayıp yere düştü" dedi.
Ertekin'den 'polis muhbiri' iddiası
Oktay Yıldırım ve Mehmet Demirtaş'ın koğuşunda bir hafta kaldığını
anlatan Ali Yiğit, çocuğu olduğu için birçok şeyi sineye çektiğini dile
getirdi. Duruşmada tutuklu sanık Hayrettin Ertekin de Yiğit'in ''polis
muhbiri'' olduğunu, kullandığı ticari taksinin de istihbarat şubeye ait
olduğunu iddia etti. "Ergenekon kurgusu, hukuki ve ceza ehliyeti
tartışılır Tuncay Güney sayesinde oldu'' iddiasında bulunan tutuksuz
sanıklardan Kemal Alemdaroğlu, şöyle devam etti: ''Şimdi Ali Yiğit de
ifade veriyor. Onun da hukuki ceza ehliyeti tartışılır. Çünkü başından
beri emniyet ve savcılıkta çelişkili ifadeler veriyor.''
Daha sonra bombaları sakladığı ileri sürülen Mehmet Demirtaş’ın sorgusu
yapıldı. İddiaları reddeden, yeğeni Ali Yiğit’in bütün bunları
kendiliğinden söylemesinin imkansız olduğunu savunan Demirtaş, “Asıl
hedef Oktay Yıldırım’ı bir suçla ilişkilendirip, onun üzerinden
başkalarına ulaşmaktır” dedi.
Başkan, Yıldırım’ı uyardı
Oktay Yıldırım, ifadeleriyle kendilerini ciddi anlamda zora sokan Ali
Yiğit'i ifadesinin ardından çapraz sorguda adeta soru bombardımanına
tuttu. Oktay Yıldırım, danıştay saldırısı ve bombalarla ilgili olan
süreci sordu. Soru bombardımanına tutuklu sanık Kemal Kerinçsiz devam
etti. Soru bombardımanından yılan ve cevap vermekte güçlük çeken Ali
Yiğit'in durumunu fark eden Mahkeme Başkanı, "Durun efendim biraz
dinlensin" şeklinde uyarıda bulundu.
BUGÜN
14.Kasım.2008 00:05:05
GA_googleFillSlot("shaber-detay-fotoalti"); _GA_googleAdEngine.createDOMIframe('google_ads_div_shaber-detay-fotoalti' ,'shaber-detay-fotoalti'); |
Sanık Ali Yiğit, önceden yaptığı 'İfademi değiştirmem için tehdit edildim' açıklamasını 13. duruşmada da tekrarladı.
Ergenekon
davasının 13. duruşmasına tutuksuz sanık Ali Yiğit'in itirafları
damgasını vurdu. 27 el bombasının hikayesini ve Bayrampaşa'da yaşadığı
tehditleri anlatan Yiğit, emniyette verdiği ifadelerin geçerli olduğunu
söyledi.
"Korunup kollanmıyorum"
Yıldırım’ı dayısının yanında tanıdığını belirten Yiğit, “Beni
tanımadığını iddia ediyor. Dayım Mehmet Demirtaş bana 2006’da manav
dükkanı açtı. Manava Oktay Yıldırım gelip gidiyordu" dedi. Babamsının
çatıda bulunan bombaları gördüğünü söyleyen Yiğit, şöyle devam etti:
“Dayım bombaların Oktay Yıldırım’a ait olduğunu ve kimseye
söylemememizi istedi. Bunun üzerine babam Trabzon’a gitti. İhbar
ettiğini bilmiyordum. Manavımı kapatıp taksicilik yapmaya başladım. Bir
gün bomba imha ekipleri daha önce boşalttığım eve geldi. Ev benim
kontrolümde arandı. Polisler çatıya çıktığında bombalar bulundu.
Karakolda ifadem alındı. Beni polisin koruyup kolladığı yalandır."
Yiğit, bombaların bulunmasının ardından verdiği ifade nedeniyle hem
kendisinin hem de ailesinin tehdit edildiğini belirterek bu durumu
cezaevi yönetimine de bildirdiğini söyledi.
Telefon kayıtları incelensin
Yiğit, "Ailemi arayıp '15 yıl sonra görüşeceğiz' diyorlar. Ailemi
tehdit etmesinler. Tekirdağ Cezaevi’nde kaldığımda başka bir avukat
gelip beni tehdit etti. Oktay Yıldırım lehine ifade verip avukatımı
reddetmem istendi. Ben de kabul ettim. 'Bombaları polis koydu' denmem
istendi. Telefon kaydım geriye doğru incelenirse kimlerin tehdit ettiği
ortaya çıkacak."
Trabzon’da olduğu dönemde Avukat Kemal Kerinçsiz’in kendisini arayıp
İstanbul’a davet ettiğini belirten Yiğit, "Kerinçsiz ve Mahmut
Öztürk’ün bir avukatı ifademi değiştirmemi istedi. İstedikleri ifadeyi
verirsem bir ömür boyu rahat edeceğim söylendi" dedi. Yiğit, kendisini
yalanlayan dayısı Demirtaş'a kendisine bombalar ortaya çıktıktan sonra
17 bin YTL'lik 2004 model Hundai marka araba aldığını söyledi.
İstedikleri doğrultuda ifade vermedikleri için bu aracın 4 ay önce
tehditle geri alındığını söyeleyen Yiğit, "Bir hafta önce kullandığım
minibüse bindim. Minibüs hareket eder etmez sesler duymaya başladım.
İnip baktığımda arabanın tekerlerinin bijonlarının neredeyse
kendiliğinden çıkacak kadar delindiğini gördüm. Elimi dokunur dokunmaz
lastik yerinden fırlayıp yere düştü" dedi.
Ertekin'den 'polis muhbiri' iddiası
Oktay Yıldırım ve Mehmet Demirtaş'ın koğuşunda bir hafta kaldığını
anlatan Ali Yiğit, çocuğu olduğu için birçok şeyi sineye çektiğini dile
getirdi. Duruşmada tutuklu sanık Hayrettin Ertekin de Yiğit'in ''polis
muhbiri'' olduğunu, kullandığı ticari taksinin de istihbarat şubeye ait
olduğunu iddia etti. "Ergenekon kurgusu, hukuki ve ceza ehliyeti
tartışılır Tuncay Güney sayesinde oldu'' iddiasında bulunan tutuksuz
sanıklardan Kemal Alemdaroğlu, şöyle devam etti: ''Şimdi Ali Yiğit de
ifade veriyor. Onun da hukuki ceza ehliyeti tartışılır. Çünkü başından
beri emniyet ve savcılıkta çelişkili ifadeler veriyor.''
Daha sonra bombaları sakladığı ileri sürülen Mehmet Demirtaş’ın sorgusu
yapıldı. İddiaları reddeden, yeğeni Ali Yiğit’in bütün bunları
kendiliğinden söylemesinin imkansız olduğunu savunan Demirtaş, “Asıl
hedef Oktay Yıldırım’ı bir suçla ilişkilendirip, onun üzerinden
başkalarına ulaşmaktır” dedi.
Başkan, Yıldırım’ı uyardı
Oktay Yıldırım, ifadeleriyle kendilerini ciddi anlamda zora sokan Ali
Yiğit'i ifadesinin ardından çapraz sorguda adeta soru bombardımanına
tuttu. Oktay Yıldırım, danıştay saldırısı ve bombalarla ilgili olan
süreci sordu. Soru bombardımanına tutuklu sanık Kemal Kerinçsiz devam
etti. Soru bombardımanından yılan ve cevap vermekte güçlük çeken Ali
Yiğit'in durumunu fark eden Mahkeme Başkanı, "Durun efendim biraz
dinlensin" şeklinde uyarıda bulundu.
BUGÜN
14.Kasım.2008 00:05:05