Türkiye'de Kurulan İlk Türk Devletleri
Malazgirt Zaferi'nden
sonra yapılan anlaşmaya Bizans'ın yeni yönetimi uymayınca, Sultan Alp
Arslan komutanlarına Anadolu'nun tamamen fethedilmesi emrini vermişti.
Alp Arslan'ın yerine geçen Melikşah zamanında da bu fetih hareketleri
devam ettirildi. Kutalmışoğlu Süleymanşah ve kardeşi Mansur gibi
hanedan üyeleri ile Artuk Bey, Tutak, Danişment Gazi, Mengücek,
Ebulkasım gibi komutanlar emrindeki Türkmenlerle Anadolu içlerine
akınlar düzenlediler. Anadolu'nun fatihi olan bu değerli komutanlar
veya oğulları hâkim oldukları bölgelerde kendi devletlerini kurdular.
Bu devletler, Anadolu'da kurulan ilk Türk devletleridir. Melikşah'ın
ölümünden sonra (1092) bu Türkmen beylikleri daha bağımsız hareket
etmişlerse de çoğu siyasî bakımdan Irak Selçuklularına bağlıydılar.
Anadolu'nun Türkleşmesinde önemli rol oynayan ilk Türk devletleri,
genellikle küçük, mahallî devletlerdi. Ancak Saltuklular,
Danişmentliler, Mengücekler ve Artuklular diğerlerinden daha güçlü idi.
Zamanla Türkiye (Anadolu) Selçukluları, bu devletler üzerinde
hâkimiyetini kurarak, Anadolu'da Türk birliğini sağlamıştır.
• Danişmentliler
• Saltuklular
• Mengücekler
• Artuklular
• Sökmenliler
• İnaloğulları
• Çubukoğulları
• Çaka Bey
• Tanrıvermişoğulları
• İnançoğulları
Danişmentliler (1072- 1178)
Sivas merkez olmak üzere Tokat, Niksar, Amasya ve Kayseri civarında
kurulmuştur. Devletin kurucusu Melikşah'ın komutanlarından Danişment
Gazi Ahmed Bey'dir. Rivayete göre Türkmenlere öğretmenlik yaptığı için
Dânişmend Gazi diye anılan Ahmed Bey,Türkiye Selçukluları Sultanı
Süleymanşah'ın ölümüyle nüfuzunu daha da artırdı. Ankara, Kastamonu,
Çankırı'yı ele geçirdi. 1.nci Kılıçarslan ile beraber Haçlılara karşı
savaştı ve Antakya Haçlı Prensi Bohemond'u esir ederek Malatya'yı ele
geçirdi. Yerine geçen oğlu Gazi Bey zamanında devlet en güçlü devrini
yaşamıştır (1104). Öyle ki Türkiye Selçukluları ve Bizans'ın iç
işlerine müdahale eder oldular. Gazi Bey, Haçlılardan Konya'nın geri
alınmasına (1116) ve taht mücadelesinde desteklediği 1.nci Mesud'un
burada sultan ilân edilmesine yardım etti. Danişmentliler, her zaman
Haçlılara ve Bizans'a karşı başarılar kazanmışlar ve fethettikleri
toprakların Türkleşmesini sağlamışlardı. Bu sebeple Türkiye
Selçukluları, Türkler arasında itibarı çok fazla olan Danişmentlileri
en büyük rakipleri olarak görmüşlerdir. Nitekim taht mücadelelerinden
faydalanan 2.nci Kılıçarslan, Danişmentli şehirlerini ele geçirerek bu
devlete son vermiştir (1178).
Saltuklular (1072-1202)
Beyliğin merkezi olan Erzurum ve civarı, Alp Arslan'ın komutanlarından
Ebûlkasım Saltuk tarafından fethedilmişti . Oğlu Ali Bey ise devletin
asıl kurucusu sayılır. Ali Bey'in oğlu İzzettin Saltuk zamanında
Saltuklular en güçlü dönemlerini yaşamışlardır (1132-1174). Bayburt,
Kars, Oltu, İspir, Tercan ve Trabzon havalisi beyliğe dahil edilmiştir.
İzzettin Saltuk, bölgedeki diğer Türk beyleri ile iş birliği yaparak
Gürcülere karşı başarılı savaşlar yaptı. Ayrıca Trabzon Rumlarıyla da
mücadele etti. Gürcüler üzerine sefere çıkan Türkiye Selçukluları
hükümdarı 2.nci Süleyman Şah, Saltuklu Beyi Melikşah'tan Erzurum'u
alarak bu devlete son vermiştir (1202).
Mengücekler (1072-1228)
Alp Arslan'ın komutanlarından emir Mengücek, Erzincan ve Kemah
çevresini fethederek bu devletin temelini atmıştır. Beylik hakkındaki
ilk bilgiler oğlu İshak zamanında başlar (1118-1142). Danişmentlilerin
hâkimiyetini tanıyan İshak'ın ölümünden sonra devlet iki kola ayrıldı
(1142). Oğullarından Davud Erzincan ve Kemah'a; Süleyman ise Divriği'ye
hakim oldu.
1-Erzincan-Kemah Kolu; Şebinkarahisar'ı da içine alan bu kol, Alaaddin Keykubad tarafından ortadan kaldırıldı (1228).
2- Divriği Kolu: Bu kol hakkında fazla bir bilgi olmamakla birlikte,
1250 yılına kadar Selçuklu hâkimiyeti altında varlığını sürdürdüğü
bilinmektedir.Mengücekler zamanında özellikle Erzincan ve Divriği birer
kültür ve ticaret merkezi durumuna gelmiştir.
Artuklular (1101-1409 )
Devlet adını Oğuzların Döğer boyundan Eksük-oğlu Artuk Bey'den alır.
Anadolu'nun fatihlerinden olan Artuk Bey, hizmetlerinden dolayı Suriye
Meliki Tutuş tarafından Kudüs valiliğine getirilmişti. Ancak Kudüs'ün
Fatımîlerin eline geçmesi üzerine (1098) Artuk'un oğulları Sökmen ve
İl-Gazi burada tutunamadılar. Suriye'nin kuzeyi ve Güneydoğu Anadolu
bölgesine geldiler. Selçuklular tarafından kendilerine verilen bölgede,
üç kol hâlinde, Artuklu devletini kurdular.
Hasankeyf-Amid (Diyarbakır) Artuklu Kolu (1101- 1231):
Artuk Bey'in oğlu Sökmen tarafından Hasankeyf'te (Hısn-ı Keyfâ)
kuruldu. Nurettin Mehmet zamanında, Selahaddin Eyyubî'nin de yardımıyla
Diyarbakır (Amid) ele geçirildi (1183) ve burası Artukluların merkezi
oldu. Eyyubîler Hasankeyf ve Amid'i ele geçirerek bu kola son verdiler
(1231).
Sökmen ve oğulları Haçlılar'a karşı mücadeleleriyle ün kazandılar.
Nitekim Sökmen, Türkmen liderlerinden Çökürmüş ile birlikte, Urfa Haçlı
Kontu II.Boudain'i esir etmeyi başarmıştır.Artuklular zamanında
Diyarbakır ve çevresi Türk kültürünün en önemli merkezi hâline gelmişti.
Mardin Artuklu Kolu (1108-1409):
Artuklu şubeleri içerisinde en güçlü ve uzun ömürlü kolu oluşturur .
Artuk Bey' in diğer oğlu İl-Gazi tarafından Mardin'de kurulmuştur
(1108). İl-Gazi Halep halkının isteği üzerine Halep'e girmiş ve oğlu
Temurtaş'ı burada bırakmıştır. Oğlu Temur- taş, İl-Gazi gibi bölgedeki
Haçlılarla mücadele etmiş; 1144'de Urfa'yı Haçlılardan alması İslâm
dünyasında sevinçle karşılanmıştır.Güçlü devletler arasında kalan
Mardin Artukluları, Eyyubîler ve Selçukluların hâkimiyetini
tanımışlardı. 1243' de ise İlhanlılar'a bağlandılar . Nihayet, Mardin'i
alan Karakoyunlular bu devlete son verdiler (1409).
Harput Artuklu Kolu (1185-1234):
Hasankeyf koluna hükümdar olamayan Ebûbekir, Harput'a gelerek, Harput
Artuklu kolunu kurmuştur (1185). Alaaddin Keykubad'ın Harput'a
girmesiyle bu kol sona ermiştir (1234).
Sökmenliler (1100-1207)
Sultan Alp Arslan'ın yeğeni Kutbettin İsmail'in komutanlarından Sökmen
El -Kutbî tarafından, Van Gölü havzasında kurulmuştur. Sökmen, Müslüman
Mervanoğulları'ndan Ahlat'ı alarak burayı merkez yaptığından bu beyliğe
Ahlat Şahlar veya Ermen Şahlar da denilmektedir. Son Sökmen beyi
İzzettin Balaban zamanında idare Eyyubîler'in eline geçmiştir. (1207)
Togan-Arslanoğulları-Dilmaçoğulları (1084-1394)Bitlis-Erzen
dolaylarında kurulmuştur. Beyliğe adını veren Dilmaçoğlu Mehmet Bey,
Malazgirt Savaşı'na katılmış komutanlardandır. 1104 yılında başa geçen
Mehmet Bey'in oğlu Togan Arslan, büyük bir üne sahipti. Bu sebeple
kendi soyundan gelen Erzen beyleri için Togan-Arslanoğulları denmiştir.
Gürcü ve Haçlılarla mücadele eden bu beylik, oldukça uzun ömürlü
olmuştur. Selçuklulardan sonra Harzemşah ve İlhanlı hâkimiyetine
girmişler; Akkoyunlular tarafından beyliğe son verilmiştir (1394).
İnaloğulları (1103-1183)
Diyarbakır ve çevresinde kurulmuştur. Suriye Selçuklu meliki tarafından
Amid (Diyarbakır) valiliğine getirilen Tuğ Tegin, Haçlılarla mücadele
için ayrıldığı şehri Türk beğlerinden İnal'a vermişti. İnal Bey 1103'de
Amid'de kendi hükûmetini kurdu. Yaklaşık 80 yıl süren beylik, Amid'in
Selahaddin Eyyubî tarafından ele geçirilmesiyle sona ermiştir (1183).
İnaloğulları, Amid'de(Diyarbakır) birçok eser bırakmıştır. Onlar
zamanında şehirde 40 bin ciltlik bir kütüphane kurulmuştur.
Çubukoğulları (1085-1113)
Beyliğe adını veren Emir Çubuk, Anadolu'nun fethinde ve özellikle
Amid'in (Diyarbakır) ele geçirilmesinde önemli rol oynamıştır. Bir ara
Selçuklular adına Amid askerî valiliğine de getirilen Emir Çubuk,
Harput merkez olmak üzere Palu, Arapkir ve Çemişkezek'te kendi
hükûmetini kurmuştur. Oğlu Mehmed Bey zamanında Artuklu Belek Gazi,
Harput'u ele geçirerek beyliğe son vermiştir (1113).
Çaka Bey (1081-1097)
İzmir ve çevresinde kurulduğundan İzmir Beyliği olarak da anılır.
Oğuzların Çavuldur boyuna mensup olan Çaka Bey, uzunca bir müddet
kaldığı İstanbul'dan kaçarak, İzmir' e gelmiş ve burada beyliğini
kurmuştur (1081). Bizans tahtını ele geçirmek için Peçeneklerle ittifak
kurmuşsa da amacına ulaşamamıştır. Ancak oluşturduğu donanma ile
Midilli, Sakız, Sisam, Rodos gibi Ege adalarını ele geçirmiştir . Bu
güçlü düşmandan kurtulmak isteyen Bizans, damadı olan 1.nci
Kılıçarslan'ı aleyhine kışkırtmıştır. Bir rivayete göre Kayınpederi
Çaka Bey'i yanına çağıran 1.nci Kılıçarslan, onu hileyle öldürtmüştür.
Ancak bazı kaynaklarda Çaka Bey'in ölmediği ve Bizans donanmasının
kuşatmasındaki İzmir'i teslim ettiği yazar (1097).Çaka Bey,
Anadolu'daki ilk Türk denizcisi, kurduğu donanma ise ilk donanma olarak
kabul edilmektedir.
Tanrıvermişoğulları
Çaka Bey'in İzmir'de hâkimiyetini kurduğu yıllarda Tanrı-bermiş adlı
bir Türk komutanı da ele geçirdiği Efes'te beyliğini kurmuştu.
Bizans'ın sahil bölgelerine yolladığı donanma Efes'i ele geçirince bu
beylik de ortadan kalkmıştır (1097).
İnançoğulları (1262-1335)
Kurulduğu yerden dolayı Lâdik -Denizli Beyliği adıyla da bilinir. Bu
bölge Malazgirt Savaşı'ndan kısa bir süre sonra Türkleşmiştir. Nitekim
Denizli bölgesine 200 bin çadır halkının yerleştiğini dönemin
kaynakları yazar. 1262 yılında Selçuklulara karşı ayaklanarak, İlhanlı
hâkimiyetine geçen Mehmet Bey, devletin kurucusudur. Mehmet Bey'in
torunu olan İnanç (Yinanç) Bey, beyliğe ismini vermiştir.
Germiyanlıların ilhakıyla İnançoğulları beyliği sona ermiştir (1335).
Malazgirt Zaferi'nden
sonra yapılan anlaşmaya Bizans'ın yeni yönetimi uymayınca, Sultan Alp
Arslan komutanlarına Anadolu'nun tamamen fethedilmesi emrini vermişti.
Alp Arslan'ın yerine geçen Melikşah zamanında da bu fetih hareketleri
devam ettirildi. Kutalmışoğlu Süleymanşah ve kardeşi Mansur gibi
hanedan üyeleri ile Artuk Bey, Tutak, Danişment Gazi, Mengücek,
Ebulkasım gibi komutanlar emrindeki Türkmenlerle Anadolu içlerine
akınlar düzenlediler. Anadolu'nun fatihi olan bu değerli komutanlar
veya oğulları hâkim oldukları bölgelerde kendi devletlerini kurdular.
Bu devletler, Anadolu'da kurulan ilk Türk devletleridir. Melikşah'ın
ölümünden sonra (1092) bu Türkmen beylikleri daha bağımsız hareket
etmişlerse de çoğu siyasî bakımdan Irak Selçuklularına bağlıydılar.
Anadolu'nun Türkleşmesinde önemli rol oynayan ilk Türk devletleri,
genellikle küçük, mahallî devletlerdi. Ancak Saltuklular,
Danişmentliler, Mengücekler ve Artuklular diğerlerinden daha güçlü idi.
Zamanla Türkiye (Anadolu) Selçukluları, bu devletler üzerinde
hâkimiyetini kurarak, Anadolu'da Türk birliğini sağlamıştır.
• Danişmentliler
• Saltuklular
• Mengücekler
• Artuklular
• Sökmenliler
• İnaloğulları
• Çubukoğulları
• Çaka Bey
• Tanrıvermişoğulları
• İnançoğulları
Danişmentliler (1072- 1178)
Sivas merkez olmak üzere Tokat, Niksar, Amasya ve Kayseri civarında
kurulmuştur. Devletin kurucusu Melikşah'ın komutanlarından Danişment
Gazi Ahmed Bey'dir. Rivayete göre Türkmenlere öğretmenlik yaptığı için
Dânişmend Gazi diye anılan Ahmed Bey,Türkiye Selçukluları Sultanı
Süleymanşah'ın ölümüyle nüfuzunu daha da artırdı. Ankara, Kastamonu,
Çankırı'yı ele geçirdi. 1.nci Kılıçarslan ile beraber Haçlılara karşı
savaştı ve Antakya Haçlı Prensi Bohemond'u esir ederek Malatya'yı ele
geçirdi. Yerine geçen oğlu Gazi Bey zamanında devlet en güçlü devrini
yaşamıştır (1104). Öyle ki Türkiye Selçukluları ve Bizans'ın iç
işlerine müdahale eder oldular. Gazi Bey, Haçlılardan Konya'nın geri
alınmasına (1116) ve taht mücadelesinde desteklediği 1.nci Mesud'un
burada sultan ilân edilmesine yardım etti. Danişmentliler, her zaman
Haçlılara ve Bizans'a karşı başarılar kazanmışlar ve fethettikleri
toprakların Türkleşmesini sağlamışlardı. Bu sebeple Türkiye
Selçukluları, Türkler arasında itibarı çok fazla olan Danişmentlileri
en büyük rakipleri olarak görmüşlerdir. Nitekim taht mücadelelerinden
faydalanan 2.nci Kılıçarslan, Danişmentli şehirlerini ele geçirerek bu
devlete son vermiştir (1178).
Saltuklular (1072-1202)
Beyliğin merkezi olan Erzurum ve civarı, Alp Arslan'ın komutanlarından
Ebûlkasım Saltuk tarafından fethedilmişti . Oğlu Ali Bey ise devletin
asıl kurucusu sayılır. Ali Bey'in oğlu İzzettin Saltuk zamanında
Saltuklular en güçlü dönemlerini yaşamışlardır (1132-1174). Bayburt,
Kars, Oltu, İspir, Tercan ve Trabzon havalisi beyliğe dahil edilmiştir.
İzzettin Saltuk, bölgedeki diğer Türk beyleri ile iş birliği yaparak
Gürcülere karşı başarılı savaşlar yaptı. Ayrıca Trabzon Rumlarıyla da
mücadele etti. Gürcüler üzerine sefere çıkan Türkiye Selçukluları
hükümdarı 2.nci Süleyman Şah, Saltuklu Beyi Melikşah'tan Erzurum'u
alarak bu devlete son vermiştir (1202).
Mengücekler (1072-1228)
Alp Arslan'ın komutanlarından emir Mengücek, Erzincan ve Kemah
çevresini fethederek bu devletin temelini atmıştır. Beylik hakkındaki
ilk bilgiler oğlu İshak zamanında başlar (1118-1142). Danişmentlilerin
hâkimiyetini tanıyan İshak'ın ölümünden sonra devlet iki kola ayrıldı
(1142). Oğullarından Davud Erzincan ve Kemah'a; Süleyman ise Divriği'ye
hakim oldu.
1-Erzincan-Kemah Kolu; Şebinkarahisar'ı da içine alan bu kol, Alaaddin Keykubad tarafından ortadan kaldırıldı (1228).
2- Divriği Kolu: Bu kol hakkında fazla bir bilgi olmamakla birlikte,
1250 yılına kadar Selçuklu hâkimiyeti altında varlığını sürdürdüğü
bilinmektedir.Mengücekler zamanında özellikle Erzincan ve Divriği birer
kültür ve ticaret merkezi durumuna gelmiştir.
Artuklular (1101-1409 )
Devlet adını Oğuzların Döğer boyundan Eksük-oğlu Artuk Bey'den alır.
Anadolu'nun fatihlerinden olan Artuk Bey, hizmetlerinden dolayı Suriye
Meliki Tutuş tarafından Kudüs valiliğine getirilmişti. Ancak Kudüs'ün
Fatımîlerin eline geçmesi üzerine (1098) Artuk'un oğulları Sökmen ve
İl-Gazi burada tutunamadılar. Suriye'nin kuzeyi ve Güneydoğu Anadolu
bölgesine geldiler. Selçuklular tarafından kendilerine verilen bölgede,
üç kol hâlinde, Artuklu devletini kurdular.
Hasankeyf-Amid (Diyarbakır) Artuklu Kolu (1101- 1231):
Artuk Bey'in oğlu Sökmen tarafından Hasankeyf'te (Hısn-ı Keyfâ)
kuruldu. Nurettin Mehmet zamanında, Selahaddin Eyyubî'nin de yardımıyla
Diyarbakır (Amid) ele geçirildi (1183) ve burası Artukluların merkezi
oldu. Eyyubîler Hasankeyf ve Amid'i ele geçirerek bu kola son verdiler
(1231).
Sökmen ve oğulları Haçlılar'a karşı mücadeleleriyle ün kazandılar.
Nitekim Sökmen, Türkmen liderlerinden Çökürmüş ile birlikte, Urfa Haçlı
Kontu II.Boudain'i esir etmeyi başarmıştır.Artuklular zamanında
Diyarbakır ve çevresi Türk kültürünün en önemli merkezi hâline gelmişti.
Mardin Artuklu Kolu (1108-1409):
Artuklu şubeleri içerisinde en güçlü ve uzun ömürlü kolu oluşturur .
Artuk Bey' in diğer oğlu İl-Gazi tarafından Mardin'de kurulmuştur
(1108). İl-Gazi Halep halkının isteği üzerine Halep'e girmiş ve oğlu
Temurtaş'ı burada bırakmıştır. Oğlu Temur- taş, İl-Gazi gibi bölgedeki
Haçlılarla mücadele etmiş; 1144'de Urfa'yı Haçlılardan alması İslâm
dünyasında sevinçle karşılanmıştır.Güçlü devletler arasında kalan
Mardin Artukluları, Eyyubîler ve Selçukluların hâkimiyetini
tanımışlardı. 1243' de ise İlhanlılar'a bağlandılar . Nihayet, Mardin'i
alan Karakoyunlular bu devlete son verdiler (1409).
Harput Artuklu Kolu (1185-1234):
Hasankeyf koluna hükümdar olamayan Ebûbekir, Harput'a gelerek, Harput
Artuklu kolunu kurmuştur (1185). Alaaddin Keykubad'ın Harput'a
girmesiyle bu kol sona ermiştir (1234).
Sökmenliler (1100-1207)
Sultan Alp Arslan'ın yeğeni Kutbettin İsmail'in komutanlarından Sökmen
El -Kutbî tarafından, Van Gölü havzasında kurulmuştur. Sökmen, Müslüman
Mervanoğulları'ndan Ahlat'ı alarak burayı merkez yaptığından bu beyliğe
Ahlat Şahlar veya Ermen Şahlar da denilmektedir. Son Sökmen beyi
İzzettin Balaban zamanında idare Eyyubîler'in eline geçmiştir. (1207)
Togan-Arslanoğulları-Dilmaçoğulları (1084-1394)Bitlis-Erzen
dolaylarında kurulmuştur. Beyliğe adını veren Dilmaçoğlu Mehmet Bey,
Malazgirt Savaşı'na katılmış komutanlardandır. 1104 yılında başa geçen
Mehmet Bey'in oğlu Togan Arslan, büyük bir üne sahipti. Bu sebeple
kendi soyundan gelen Erzen beyleri için Togan-Arslanoğulları denmiştir.
Gürcü ve Haçlılarla mücadele eden bu beylik, oldukça uzun ömürlü
olmuştur. Selçuklulardan sonra Harzemşah ve İlhanlı hâkimiyetine
girmişler; Akkoyunlular tarafından beyliğe son verilmiştir (1394).
İnaloğulları (1103-1183)
Diyarbakır ve çevresinde kurulmuştur. Suriye Selçuklu meliki tarafından
Amid (Diyarbakır) valiliğine getirilen Tuğ Tegin, Haçlılarla mücadele
için ayrıldığı şehri Türk beğlerinden İnal'a vermişti. İnal Bey 1103'de
Amid'de kendi hükûmetini kurdu. Yaklaşık 80 yıl süren beylik, Amid'in
Selahaddin Eyyubî tarafından ele geçirilmesiyle sona ermiştir (1183).
İnaloğulları, Amid'de(Diyarbakır) birçok eser bırakmıştır. Onlar
zamanında şehirde 40 bin ciltlik bir kütüphane kurulmuştur.
Çubukoğulları (1085-1113)
Beyliğe adını veren Emir Çubuk, Anadolu'nun fethinde ve özellikle
Amid'in (Diyarbakır) ele geçirilmesinde önemli rol oynamıştır. Bir ara
Selçuklular adına Amid askerî valiliğine de getirilen Emir Çubuk,
Harput merkez olmak üzere Palu, Arapkir ve Çemişkezek'te kendi
hükûmetini kurmuştur. Oğlu Mehmed Bey zamanında Artuklu Belek Gazi,
Harput'u ele geçirerek beyliğe son vermiştir (1113).
Çaka Bey (1081-1097)
İzmir ve çevresinde kurulduğundan İzmir Beyliği olarak da anılır.
Oğuzların Çavuldur boyuna mensup olan Çaka Bey, uzunca bir müddet
kaldığı İstanbul'dan kaçarak, İzmir' e gelmiş ve burada beyliğini
kurmuştur (1081). Bizans tahtını ele geçirmek için Peçeneklerle ittifak
kurmuşsa da amacına ulaşamamıştır. Ancak oluşturduğu donanma ile
Midilli, Sakız, Sisam, Rodos gibi Ege adalarını ele geçirmiştir . Bu
güçlü düşmandan kurtulmak isteyen Bizans, damadı olan 1.nci
Kılıçarslan'ı aleyhine kışkırtmıştır. Bir rivayete göre Kayınpederi
Çaka Bey'i yanına çağıran 1.nci Kılıçarslan, onu hileyle öldürtmüştür.
Ancak bazı kaynaklarda Çaka Bey'in ölmediği ve Bizans donanmasının
kuşatmasındaki İzmir'i teslim ettiği yazar (1097).Çaka Bey,
Anadolu'daki ilk Türk denizcisi, kurduğu donanma ise ilk donanma olarak
kabul edilmektedir.
Tanrıvermişoğulları
Çaka Bey'in İzmir'de hâkimiyetini kurduğu yıllarda Tanrı-bermiş adlı
bir Türk komutanı da ele geçirdiği Efes'te beyliğini kurmuştu.
Bizans'ın sahil bölgelerine yolladığı donanma Efes'i ele geçirince bu
beylik de ortadan kalkmıştır (1097).
İnançoğulları (1262-1335)
Kurulduğu yerden dolayı Lâdik -Denizli Beyliği adıyla da bilinir. Bu
bölge Malazgirt Savaşı'ndan kısa bir süre sonra Türkleşmiştir. Nitekim
Denizli bölgesine 200 bin çadır halkının yerleştiğini dönemin
kaynakları yazar. 1262 yılında Selçuklulara karşı ayaklanarak, İlhanlı
hâkimiyetine geçen Mehmet Bey, devletin kurucusudur. Mehmet Bey'in
torunu olan İnanç (Yinanç) Bey, beyliğe ismini vermiştir.
Germiyanlıların ilhakıyla İnançoğulları beyliği sona ermiştir (1335).