BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI
1914 Avustos’undan 1918 Kasım’ına kadar süren ve çok geniş bir bölgeyi
içine alan uluslar arası bir savaştır. Savaşın başlangıcında ,
ingiltere ve İngiliz Uluslar Topluluğu ülkeleri ile Fransa , Belçika ,
Rusya , Sırbistan ve savaşa kısa bir süre katılan Japonya İtilaf
Devletleri’ni oluşturdu. Bu devletlere daha sonra ABD,İtalya , Romanya
, yunanistan ve öbür bazı ülkeler de katıldılar.Öbür yanda ise İtifak
devletleri yani Almanya , Avusturya-Macaristan İmparotorluğu ,Osmanlı
İmparatorluğu ve çok sonra katılan Bulgaristan bulunuyordu.
SAVAŞIN NEDENLERİ
18. yüzyılda Sanayi Devrimi’ni gerçekleştirerek gelişen ve zenginleşen
İngiltere , dünyanın her yerine yayılmış sömürgeleriyle , büyük bir
imparotorluk kurmuştu. 19.yüzyılda Almanya , Fransa , Japonya , ABD
gibi bazı ülkelerde hızla sanayileşmeye başladılar ve 19. Yüzyılın
sonlarına doğru özellikle Almanya İngiltere’ye ciddi bir rakip oldu.
Büyüyen ekonomisinin ve artan nufusunun gereksinimleri karşılayacak
sömürgeler bulmak için dünyaya açılmaya çalışan Almanya çok yerde
İngiltere ve Fransa ile karşı karşıya gelmeye başladı. Balkanlar’da
siyasal ve ekonomik etkisini arttırmaya çalışan Avusturya – Macaristan
İmparatorluğu ile Rusya’nın çatışması’da uzun süreden beri Avrupanın
gündeminde yer alan uluslar arası sorunlardan biriydi. Ayrıca Afrika ,
Orta Asya ve Orta Doğu yeni sömürgeler arayan devletlerin çıkar
çatışmasına sahne olan önemli bölgelerdi.
Böylece , birbirleriyle kıyasıya çıkar çatışması içinde olan devletler
, güvenliklerine yönelebilecek tehlikelere karşı önlem alma amacıyla
aralarında çeşitli savunma antlaşmaları yaptılar. İtilaf ve ittifak
devletleri diye anılan iki karşıt cephe işte bu tür antlaşmaların
ürünüdür.
SAVAŞIN BAŞLAMASI
Avusturya’nın 1908’de işgal etmiş olduğu Bosna’nın Saraybosna kentinde
, 28 haziran 1914’te bir Sırp milliyetçisinin Avusturya veli ahtını
öldürmesi savaşı başlatan kıvılcım oldu. Bu olaylardan Sırbistanı
sorumlu tutan Avusturya , 27 Temmuz 1914’te bu ülkeye saldırıldı.Rusya
Sırbistanı destekleyince Almanya , Avusturya’nın yandaşı olarak
Rusya’ya savaş açtı ; Fransa’da 1892’de imzaladığı ikili ittifak
çerçevesinde Rusya’ya arka çıktı. Bunun üzerine Almanya , Fransa’ya da
savaş açtı.
Alman birlikleri Fransa’ya saldırmak için Belçika’ya girdiler. Daha
1839’da herhangi bir saldırı karşısında Belçika’ya yardım etmek için
söz vermiş olan İngiltere , 4 Avustos 1914’te Almanya’ya savaş
açtı.böylece I. Dünya Savaşı başlamış oldu.
O yıllarda orduların savunma gücü saldırı gücünden fazlaydı.
Başlangıçta güçlü filolara sahip olan İtilaf Devletleri , denizde
üstünlüğü ele geçirdiler .Ama daha sonra alman denizaltıları da ticaret
gemilerini batırmaya başladı.Bu savaş aynı zamanda , etkin bir rol
oynamamış olsalar’da uçakların ilk kullanıldığı savaştır.
OSMANLI DEVLETİ’NİN SAVAŞA GİRMESİ
Osmanlı Devleti 20 Temmuz 1914’te tarafsızlığını ilan etmişken , 23
Avustos 1914’te Almanya ile gizli bir anlaşma yaptı.10 Avustos’ta iki
Alman savaş gemisi , Goeben ve Breslan İngiliz gemilerinin önünden
kaçarken , çanakkale Bogazı’ndan geçip Marmara’ya girdi. İtilaf
devletleri’nin protestolerı karşısında Osmanlı Devleti bu gemileri
satın almış gibi göründü ; adlarınıda Yavuz ve midilli olarak
değiştirip kendi donanmasına kattı. Ardından, içlerinde Yavuz’un da
bulunduğu , osmanlı donanması Karadeniz’e çıktı ve bazı Rus limanlarını
bombaladı. Bunun üzerine 1 Kasım’da Rusya, 5 Kasım’da İngiltere ve
Fransa Osmanlı Devletine savaş açtılar.
Osmanlılar I.Dünya Savaşı’nda üç ana cephede savaştılar. Bunlar , Marmara ve boğazlar , Kafkasya ve Orta Doğudur.
BATI CEPHESİ
Savaş çıktığında , Avrupa’nın büyük ülkelerinde tüm sağlıklı erkeklerin
iki ya da üç yıl askerlik yapmalarını zorunlu kılan bir sistem
uygulanıyordu. Bu nedenlede bu ülkelerin birkaç milyonu bulan orduları
vardı. İngiltere’de ise gönüllülerden oluşan ordu çok daha küçüktü ve
bazı bu ülkede zorunlu askerlik ancak 1916’da başladı.
1/5
Kara savaşlarının geçtiği en önemli iki alana ,
Almanya’nın batısı ve doğusu anlamında , Batı cephesi ve Doğu cephesi
adları verildi. Daha sonra İtilaf Devletleri deniz kuvvetlerinin
desteği ile savaşı , özellikle Orta Doğu Akdeniz’de , yeni bölgelere
sıçrattı ve Almanlar’ın sömürgelerini ele geçirme olanağı buldu. Bir
başka cephe de 1915’te İtalyanın Avusturya – Macaristan
İmparatorluğu’na saldırmasıyla , bu iki ülke arasındaki iki cephede
birden savaşa bilmesini sağlayacak bir savaş planı 1905’te General
Alfred von Schlieffen’ce ( 1833-1913 ) hazırlanmıştı. Amaç Doğu
Cephesi’nde asker sayısı düşük tutulurken, Alman ordusunun olanca
gücüyle Belçika üzerinden Fransa’ya girip Fransız ordusunu ezmesiydi.
Ama Fransızlar , Alman saldırısını paris yakınlarında yer alan Marne
Savaşı’nda durdurunca , Schlieffen’in planı bozuldu ve Almanya savaşı
kısa bir sürede kazanma şansını yitirdi.
Bundan sonra Batı cephesi’ndeki savaş , 1918 yazına kadar siper savaşı
biçiminde sürdü. Belçika kıyısında Ostende dolaylarından ,İsviçre
sınırına kadar uzanan siperler , en azından 180 metre eninde ve dikenli
tellerle örülmüş bir bölgeyle birbirinden ayrılıyordu. Her iki tarafın
da ağır kayıplar verdiği savaşta topçu mermilerinin toprakta açtığı
çukurlar ilerlemeyi zorlaştırıyordu.Genellikle savunmada kalan Almanlar
1915’te bu cephede ilk kez zehirli gaz kullandılar. İtilaf askeri önce
paniğe kapıldılarsa da daha sonra gaz maskeleriyle kendilerini
koruyarak Alman saldırısını püskürttüler.
İngilizliler , siper ve engel tanımayan zırhlı bir motorlu taşıt olan
tankı ilk kez bu cephede kullandılar. Ne varki , 15 Eylül 1916’da Somme
ırmağı yakınlarında az sayıda tankla saldırıya geçmiş olmaları, başarı
şanslarını yitirmelerine yol açtı.
Somme savaşı , Batı Cephesi’ndeki büyük çatışmaların tüm özelliklerini
taşıyordu. İngiliz komutanı Sir Douglas Haig’in ( 1861 – 1928 )
yönettiği saldırı Alman siperlerinin bir hafta süreyle bombardıman
edilmesiyle başladı.Yenilenen saldırı ve karşı saldırılarla gelişen
savaş ,kasıma kadar sürdü. Batıdaki önemli çatışmalardan bir başkasıda
Almanlar’ın Verdun’deki Fransız tabyalarına karşı giriştikleri
saldırılar. 1916’daki bu çatışmada , önce geri piskürtülen Fransızlar ,
yıl sonuna kadar General Henri Philippe Petain ( 1856 – 1951 )
komutasında , yitirdikleri toprakların çoğunu geri aldılar. 1917’de de
şiddetli süren , büyük can ve mal kaybına yol açan çatışmalar Batı
Cephesi’nde iki tarafıda zayıflattı. 1917’de Fransız ordusuna baş
gösteren ayaklanmaları önlemek genelde duruma bir çözüm bulmak için Sir
Douglas Haig , Ypres yakınlarında yeni bir saldırı başlattı. Üç ay
süren şiddetli çatışmalardan sonra bu saldırıda Psschendaele
bataklıklarında son buldu.
DOĞU CEPHESİ
Doğu Cephesinde savaş , batıya göre daha belirsiz bir çizgide sürdü.
Saldıran tarafın gücüne göre zafer kimi zaman bir tarafın kimi zaman
diğer tarafın oldu. 1914 Avustos’unda Doğu Prusya’ya giren ruslar
Tannenberg Savaşı’nda daha sonra bütün Alman ordularının başına geçecek
olan Paul von Hindenburg ( 1847 – 1934 ) ve Erich Ludendorff ( 1865 –
1937 ) komutasındaki birliklerce büyük bir yenilgiye uğratıldı. 1915
yazında Almanlar , Ruslar’ı Doğu Cephesinde geri püskürtünce, bu
başarıdan umutlanan Bulgarlar da ittifak Devletleri’ne katıldılar.
Almanya , Avusturya ve Bulgaristan birlikleri Sırbistan’ı işgal
etti.Sırbistana yardım etmek için Yunanistan’ın Selanik kentine çıkarma
yapan itilaf Devletleri savaşın sonuna kadar başarı sağlayamadılar.
Ruslar 1916’da silah ve cephane açısından büyük sıkıntı içindeyken ,
bügün SSCB’yi Romanyadan ayıran dağlık Bukovina bölgesinde ,
Avusturyalılar’a karşı beklenmedik bir saldırıya giriştiler. Bu
saldırının başarıyla sonuçlanmasından yüreklenen Romanya , İtilaf
Devletlerine katılmak istediyse de , Batı Cephesi’nden çektikleri
birliklerle Romanya’ya saldıran Almanlar , Rumenler’i büyük bir
yenilgiye uğrattılar. İtalya , İtilaf Devletleri’ne 1915’te katıldı.
İtalya ile Avusturya sınırındaki dağların dorukları Avusturyalılar’ın
elinde olduğundan İtalyanlar zorlu çatışmalar sonucu çok az ilerleye
bildiler ve ağır kayıplar verdiler.
OSMANLI CEPHESİ
Kafkasya Cephesi. 1914’te Ruslar Sarı kamış üzerinden Erzurum’a doğru
ilerlediler. Enver Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu Ardahan ve Sarı
kamış’ta şiddetli kışında etkisiyle , çok büyük kayıplar verdi.
1916’da geniş çaplı bir saldırı başlatan Çarlık Rusya’sı birlikleri ,
Trabzon’nu Erzincan’ı alarak , Van Gölüne kadar indiler. Osmanlı
ordusunun başlattığı karşı saldırı Muş ve Bitlis’in geri alınmasından
sonra durduruldu. Bundan sonra bu cephede önemli bir gelişme olmadı.
2/5
Marmara ve Boğazlar Bölgesi. Kafkas Cephesi’ndeki
Ruslar’a yardım etmek amacıyla yeni bir cephe açmaya karar veren İtilaf
Devletleri 19 Şubart 1915’te Çanakkale Boğazı’nda bir saldırı
başlattılar. Boğazı geçme girişimşeri başsrısızlığ uğrayınca geri
çekilen İngiliz ve Fransız donanmaları 25 Nisan’da Gelibolu’ya çıkarma
yaptılar. Mustafa Kemal ve Limon von Sanders yönetimindeki Türk
birliklerinin kararlı direnişleri sonunda Aralık 1915-Ocak 1916’da tüm
İtilaf birlikleri Marmara ve Boğazlar bölgesinden çekildi.
Ortadoğu Cephesi. Savaşın başında Suriye Filistin ve Arabistan’ın büyük
bölümü Osmanlı İmparatorluğu’na bağlıydı Basra Körfezi’nde bulunan
petrol yataklarını korumak için İngiliz yönetimindeki Hint birlikleri
21 Kasım 1914^te Basra’yı işgal ettiler. Daha sonra Dicle ırmağı
boyunca kuzeye yönelen bu birlikler Kut-ül.Amare’de Osmanlı
birliklerince kuşatıldılar ve 147 gün süren kuşatmadan sonra 1916’da
teslim oldular İkinci Mezopotamya saldırısında İngilizler Küt-ül
Amare’yi ; 11 Mart 1917’de de Bağdatı ele geçirdiler. Daha batıda ,
İngiliz orduları ve İngiliz Ulusal Topluluğu birlikleri Mısır’dan sonra
Sina Çölünü geçerek Filistine doğru ilerledilerse de Gazze’de Osmanlı
ordusuna iki kez yenilince , bir yılı aşkın bir süre burada kaldılar.
İngiliz birliklerinin başına getirilen General Edmund Allenby ( 1861-
1936 ) 1917 son baharında başlattığı saldırı ile osmanlı ordularını
ikiye bölerek 9 Kasım’da Kudüs’ü işgal etti. Birliklerin çoğu Batı
Cephesi’ne yardıma gönderildiğinden , savaş uzunca bir duraklama
dönemine girdi. Hindistan’dan yardım alan ve İngiliz casusu T.E.
Lawrence’in ( 1888- 1935 ) kışkırttığı Arap ayaklanmasında yararlanan
Allenby , ordusunu gizlice akdeniz kıyısında topladı ; hızla harekete
geçerek önce Şam’ı ardından Halep’i işgal etti. İngiliz orduları
Musul’a yürürken , Osmanlılar teslim oldular ve 30 Ekim’de Mondros
Mütarekesi’ni imzaladılar.
KARA ŞAVAŞLARININ SON AŞAMALARI
Rusya’daki 1917 devrimi İtilaf Devletleri’nin Doğu Cephesinde çökmesine
yol açtı. Almanlar başka yerlerde savaşa bilmek için birliklerini bu
cepheden çektiler. Avusturalyalılar’la birlikte Cperotto’da ani bir
saldırı düzenliyerek İtalyanlar’a büyük kayıp verdiler ve piave
Irmağına kadar sürdüler. Bu arada Alman Deniz altının ticaret
gemilerine saldırması ABD’nin İtilaf Devletleri’nin yanında savaşmasına
kadar vermesine neden oldu. Ayrıca 1917 başlarında Almanya’nın , kendi
safına çekmek için Meksika’ya ABD’nin savaşa girme kararı kesinleşti.
İtilaf Devletleri’ne para , araç ve gereç yardımına başlayan ABD ,
Ordularını Avrupa’da savaşmaya hemen gönderemedi. 1917 Mayıs’ında ABD
hükümeti Kura ile Askerlik Yasası’nı çıkarınca 21-30 yaş arasındaki tüm
erkekleri silah altına alma yetkisine sahip oldu. 1917-1918 kışı ,
İtilaf Devletlerinin savunmada , ABD birliklerini beklemek zorunda
kaldıkları bir dönemdi. Bu durumdan yararlanan Almanlar ,1918 baharında
son bir yarma girişiminde bulunmaya karar verdiler. İtilaf Devletleri
bu şiddetli saldırıları zorlukla durdura bildi. Bu sırada batıdaki
bütün İtilaf Devletleri birliklerinin komutası Fransız Mareşali
Ferdinand Foch’a ( 1851-1929 ) verildi ve her ay 300 bin ABD askerinin
gelmeye başlamasıyla durum değişti. 1918 Temmuz’unda saldırı sırası
Foch’agelmişti. Fransızlar’ın güneyde geliştirdikleri başarılı bir
saldırının ardından , İngiltere , Kanada ve Avusturya birlikleri 8
Avustos’ta Amiens yakınlarında genel bir saldırıbaşlattılar. Kasım
ayında Almanlar savaşın başladığı 1914 hattına çekilmişti. İtilaf
ordularına Selanik’te yenilen Bulgalar , 29 Eylül’de teslim oldular.
İtilaf güçlari bu kez İtalya’da Piave Irmağı’nı geçti ve Vittorio
Veneto savaşın’da kesin bir yenilgiye uğrayan Avusturalya , 3 Kasım’da
Padova Ateşkes Antlaşması’nı imzaladı.
1914 Avustos’undan 1918 Kasım’ına kadar süren ve çok geniş bir bölgeyi
içine alan uluslar arası bir savaştır. Savaşın başlangıcında ,
ingiltere ve İngiliz Uluslar Topluluğu ülkeleri ile Fransa , Belçika ,
Rusya , Sırbistan ve savaşa kısa bir süre katılan Japonya İtilaf
Devletleri’ni oluşturdu. Bu devletlere daha sonra ABD,İtalya , Romanya
, yunanistan ve öbür bazı ülkeler de katıldılar.Öbür yanda ise İtifak
devletleri yani Almanya , Avusturya-Macaristan İmparotorluğu ,Osmanlı
İmparatorluğu ve çok sonra katılan Bulgaristan bulunuyordu.
SAVAŞIN NEDENLERİ
18. yüzyılda Sanayi Devrimi’ni gerçekleştirerek gelişen ve zenginleşen
İngiltere , dünyanın her yerine yayılmış sömürgeleriyle , büyük bir
imparotorluk kurmuştu. 19.yüzyılda Almanya , Fransa , Japonya , ABD
gibi bazı ülkelerde hızla sanayileşmeye başladılar ve 19. Yüzyılın
sonlarına doğru özellikle Almanya İngiltere’ye ciddi bir rakip oldu.
Büyüyen ekonomisinin ve artan nufusunun gereksinimleri karşılayacak
sömürgeler bulmak için dünyaya açılmaya çalışan Almanya çok yerde
İngiltere ve Fransa ile karşı karşıya gelmeye başladı. Balkanlar’da
siyasal ve ekonomik etkisini arttırmaya çalışan Avusturya – Macaristan
İmparatorluğu ile Rusya’nın çatışması’da uzun süreden beri Avrupanın
gündeminde yer alan uluslar arası sorunlardan biriydi. Ayrıca Afrika ,
Orta Asya ve Orta Doğu yeni sömürgeler arayan devletlerin çıkar
çatışmasına sahne olan önemli bölgelerdi.
Böylece , birbirleriyle kıyasıya çıkar çatışması içinde olan devletler
, güvenliklerine yönelebilecek tehlikelere karşı önlem alma amacıyla
aralarında çeşitli savunma antlaşmaları yaptılar. İtilaf ve ittifak
devletleri diye anılan iki karşıt cephe işte bu tür antlaşmaların
ürünüdür.
SAVAŞIN BAŞLAMASI
Avusturya’nın 1908’de işgal etmiş olduğu Bosna’nın Saraybosna kentinde
, 28 haziran 1914’te bir Sırp milliyetçisinin Avusturya veli ahtını
öldürmesi savaşı başlatan kıvılcım oldu. Bu olaylardan Sırbistanı
sorumlu tutan Avusturya , 27 Temmuz 1914’te bu ülkeye saldırıldı.Rusya
Sırbistanı destekleyince Almanya , Avusturya’nın yandaşı olarak
Rusya’ya savaş açtı ; Fransa’da 1892’de imzaladığı ikili ittifak
çerçevesinde Rusya’ya arka çıktı. Bunun üzerine Almanya , Fransa’ya da
savaş açtı.
Alman birlikleri Fransa’ya saldırmak için Belçika’ya girdiler. Daha
1839’da herhangi bir saldırı karşısında Belçika’ya yardım etmek için
söz vermiş olan İngiltere , 4 Avustos 1914’te Almanya’ya savaş
açtı.böylece I. Dünya Savaşı başlamış oldu.
O yıllarda orduların savunma gücü saldırı gücünden fazlaydı.
Başlangıçta güçlü filolara sahip olan İtilaf Devletleri , denizde
üstünlüğü ele geçirdiler .Ama daha sonra alman denizaltıları da ticaret
gemilerini batırmaya başladı.Bu savaş aynı zamanda , etkin bir rol
oynamamış olsalar’da uçakların ilk kullanıldığı savaştır.
OSMANLI DEVLETİ’NİN SAVAŞA GİRMESİ
Osmanlı Devleti 20 Temmuz 1914’te tarafsızlığını ilan etmişken , 23
Avustos 1914’te Almanya ile gizli bir anlaşma yaptı.10 Avustos’ta iki
Alman savaş gemisi , Goeben ve Breslan İngiliz gemilerinin önünden
kaçarken , çanakkale Bogazı’ndan geçip Marmara’ya girdi. İtilaf
devletleri’nin protestolerı karşısında Osmanlı Devleti bu gemileri
satın almış gibi göründü ; adlarınıda Yavuz ve midilli olarak
değiştirip kendi donanmasına kattı. Ardından, içlerinde Yavuz’un da
bulunduğu , osmanlı donanması Karadeniz’e çıktı ve bazı Rus limanlarını
bombaladı. Bunun üzerine 1 Kasım’da Rusya, 5 Kasım’da İngiltere ve
Fransa Osmanlı Devletine savaş açtılar.
Osmanlılar I.Dünya Savaşı’nda üç ana cephede savaştılar. Bunlar , Marmara ve boğazlar , Kafkasya ve Orta Doğudur.
BATI CEPHESİ
Savaş çıktığında , Avrupa’nın büyük ülkelerinde tüm sağlıklı erkeklerin
iki ya da üç yıl askerlik yapmalarını zorunlu kılan bir sistem
uygulanıyordu. Bu nedenlede bu ülkelerin birkaç milyonu bulan orduları
vardı. İngiltere’de ise gönüllülerden oluşan ordu çok daha küçüktü ve
bazı bu ülkede zorunlu askerlik ancak 1916’da başladı.
1/5
Kara savaşlarının geçtiği en önemli iki alana ,
Almanya’nın batısı ve doğusu anlamında , Batı cephesi ve Doğu cephesi
adları verildi. Daha sonra İtilaf Devletleri deniz kuvvetlerinin
desteği ile savaşı , özellikle Orta Doğu Akdeniz’de , yeni bölgelere
sıçrattı ve Almanlar’ın sömürgelerini ele geçirme olanağı buldu. Bir
başka cephe de 1915’te İtalyanın Avusturya – Macaristan
İmparatorluğu’na saldırmasıyla , bu iki ülke arasındaki iki cephede
birden savaşa bilmesini sağlayacak bir savaş planı 1905’te General
Alfred von Schlieffen’ce ( 1833-1913 ) hazırlanmıştı. Amaç Doğu
Cephesi’nde asker sayısı düşük tutulurken, Alman ordusunun olanca
gücüyle Belçika üzerinden Fransa’ya girip Fransız ordusunu ezmesiydi.
Ama Fransızlar , Alman saldırısını paris yakınlarında yer alan Marne
Savaşı’nda durdurunca , Schlieffen’in planı bozuldu ve Almanya savaşı
kısa bir sürede kazanma şansını yitirdi.
Bundan sonra Batı cephesi’ndeki savaş , 1918 yazına kadar siper savaşı
biçiminde sürdü. Belçika kıyısında Ostende dolaylarından ,İsviçre
sınırına kadar uzanan siperler , en azından 180 metre eninde ve dikenli
tellerle örülmüş bir bölgeyle birbirinden ayrılıyordu. Her iki tarafın
da ağır kayıplar verdiği savaşta topçu mermilerinin toprakta açtığı
çukurlar ilerlemeyi zorlaştırıyordu.Genellikle savunmada kalan Almanlar
1915’te bu cephede ilk kez zehirli gaz kullandılar. İtilaf askeri önce
paniğe kapıldılarsa da daha sonra gaz maskeleriyle kendilerini
koruyarak Alman saldırısını püskürttüler.
İngilizliler , siper ve engel tanımayan zırhlı bir motorlu taşıt olan
tankı ilk kez bu cephede kullandılar. Ne varki , 15 Eylül 1916’da Somme
ırmağı yakınlarında az sayıda tankla saldırıya geçmiş olmaları, başarı
şanslarını yitirmelerine yol açtı.
Somme savaşı , Batı Cephesi’ndeki büyük çatışmaların tüm özelliklerini
taşıyordu. İngiliz komutanı Sir Douglas Haig’in ( 1861 – 1928 )
yönettiği saldırı Alman siperlerinin bir hafta süreyle bombardıman
edilmesiyle başladı.Yenilenen saldırı ve karşı saldırılarla gelişen
savaş ,kasıma kadar sürdü. Batıdaki önemli çatışmalardan bir başkasıda
Almanlar’ın Verdun’deki Fransız tabyalarına karşı giriştikleri
saldırılar. 1916’daki bu çatışmada , önce geri piskürtülen Fransızlar ,
yıl sonuna kadar General Henri Philippe Petain ( 1856 – 1951 )
komutasında , yitirdikleri toprakların çoğunu geri aldılar. 1917’de de
şiddetli süren , büyük can ve mal kaybına yol açan çatışmalar Batı
Cephesi’nde iki tarafıda zayıflattı. 1917’de Fransız ordusuna baş
gösteren ayaklanmaları önlemek genelde duruma bir çözüm bulmak için Sir
Douglas Haig , Ypres yakınlarında yeni bir saldırı başlattı. Üç ay
süren şiddetli çatışmalardan sonra bu saldırıda Psschendaele
bataklıklarında son buldu.
DOĞU CEPHESİ
Doğu Cephesinde savaş , batıya göre daha belirsiz bir çizgide sürdü.
Saldıran tarafın gücüne göre zafer kimi zaman bir tarafın kimi zaman
diğer tarafın oldu. 1914 Avustos’unda Doğu Prusya’ya giren ruslar
Tannenberg Savaşı’nda daha sonra bütün Alman ordularının başına geçecek
olan Paul von Hindenburg ( 1847 – 1934 ) ve Erich Ludendorff ( 1865 –
1937 ) komutasındaki birliklerce büyük bir yenilgiye uğratıldı. 1915
yazında Almanlar , Ruslar’ı Doğu Cephesinde geri püskürtünce, bu
başarıdan umutlanan Bulgarlar da ittifak Devletleri’ne katıldılar.
Almanya , Avusturya ve Bulgaristan birlikleri Sırbistan’ı işgal
etti.Sırbistana yardım etmek için Yunanistan’ın Selanik kentine çıkarma
yapan itilaf Devletleri savaşın sonuna kadar başarı sağlayamadılar.
Ruslar 1916’da silah ve cephane açısından büyük sıkıntı içindeyken ,
bügün SSCB’yi Romanyadan ayıran dağlık Bukovina bölgesinde ,
Avusturyalılar’a karşı beklenmedik bir saldırıya giriştiler. Bu
saldırının başarıyla sonuçlanmasından yüreklenen Romanya , İtilaf
Devletlerine katılmak istediyse de , Batı Cephesi’nden çektikleri
birliklerle Romanya’ya saldıran Almanlar , Rumenler’i büyük bir
yenilgiye uğrattılar. İtalya , İtilaf Devletleri’ne 1915’te katıldı.
İtalya ile Avusturya sınırındaki dağların dorukları Avusturyalılar’ın
elinde olduğundan İtalyanlar zorlu çatışmalar sonucu çok az ilerleye
bildiler ve ağır kayıplar verdiler.
OSMANLI CEPHESİ
Kafkasya Cephesi. 1914’te Ruslar Sarı kamış üzerinden Erzurum’a doğru
ilerlediler. Enver Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu Ardahan ve Sarı
kamış’ta şiddetli kışında etkisiyle , çok büyük kayıplar verdi.
1916’da geniş çaplı bir saldırı başlatan Çarlık Rusya’sı birlikleri ,
Trabzon’nu Erzincan’ı alarak , Van Gölüne kadar indiler. Osmanlı
ordusunun başlattığı karşı saldırı Muş ve Bitlis’in geri alınmasından
sonra durduruldu. Bundan sonra bu cephede önemli bir gelişme olmadı.
2/5
Marmara ve Boğazlar Bölgesi. Kafkas Cephesi’ndeki
Ruslar’a yardım etmek amacıyla yeni bir cephe açmaya karar veren İtilaf
Devletleri 19 Şubart 1915’te Çanakkale Boğazı’nda bir saldırı
başlattılar. Boğazı geçme girişimşeri başsrısızlığ uğrayınca geri
çekilen İngiliz ve Fransız donanmaları 25 Nisan’da Gelibolu’ya çıkarma
yaptılar. Mustafa Kemal ve Limon von Sanders yönetimindeki Türk
birliklerinin kararlı direnişleri sonunda Aralık 1915-Ocak 1916’da tüm
İtilaf birlikleri Marmara ve Boğazlar bölgesinden çekildi.
Ortadoğu Cephesi. Savaşın başında Suriye Filistin ve Arabistan’ın büyük
bölümü Osmanlı İmparatorluğu’na bağlıydı Basra Körfezi’nde bulunan
petrol yataklarını korumak için İngiliz yönetimindeki Hint birlikleri
21 Kasım 1914^te Basra’yı işgal ettiler. Daha sonra Dicle ırmağı
boyunca kuzeye yönelen bu birlikler Kut-ül.Amare’de Osmanlı
birliklerince kuşatıldılar ve 147 gün süren kuşatmadan sonra 1916’da
teslim oldular İkinci Mezopotamya saldırısında İngilizler Küt-ül
Amare’yi ; 11 Mart 1917’de de Bağdatı ele geçirdiler. Daha batıda ,
İngiliz orduları ve İngiliz Ulusal Topluluğu birlikleri Mısır’dan sonra
Sina Çölünü geçerek Filistine doğru ilerledilerse de Gazze’de Osmanlı
ordusuna iki kez yenilince , bir yılı aşkın bir süre burada kaldılar.
İngiliz birliklerinin başına getirilen General Edmund Allenby ( 1861-
1936 ) 1917 son baharında başlattığı saldırı ile osmanlı ordularını
ikiye bölerek 9 Kasım’da Kudüs’ü işgal etti. Birliklerin çoğu Batı
Cephesi’ne yardıma gönderildiğinden , savaş uzunca bir duraklama
dönemine girdi. Hindistan’dan yardım alan ve İngiliz casusu T.E.
Lawrence’in ( 1888- 1935 ) kışkırttığı Arap ayaklanmasında yararlanan
Allenby , ordusunu gizlice akdeniz kıyısında topladı ; hızla harekete
geçerek önce Şam’ı ardından Halep’i işgal etti. İngiliz orduları
Musul’a yürürken , Osmanlılar teslim oldular ve 30 Ekim’de Mondros
Mütarekesi’ni imzaladılar.
KARA ŞAVAŞLARININ SON AŞAMALARI
Rusya’daki 1917 devrimi İtilaf Devletleri’nin Doğu Cephesinde çökmesine
yol açtı. Almanlar başka yerlerde savaşa bilmek için birliklerini bu
cepheden çektiler. Avusturalyalılar’la birlikte Cperotto’da ani bir
saldırı düzenliyerek İtalyanlar’a büyük kayıp verdiler ve piave
Irmağına kadar sürdüler. Bu arada Alman Deniz altının ticaret
gemilerine saldırması ABD’nin İtilaf Devletleri’nin yanında savaşmasına
kadar vermesine neden oldu. Ayrıca 1917 başlarında Almanya’nın , kendi
safına çekmek için Meksika’ya ABD’nin savaşa girme kararı kesinleşti.
İtilaf Devletleri’ne para , araç ve gereç yardımına başlayan ABD ,
Ordularını Avrupa’da savaşmaya hemen gönderemedi. 1917 Mayıs’ında ABD
hükümeti Kura ile Askerlik Yasası’nı çıkarınca 21-30 yaş arasındaki tüm
erkekleri silah altına alma yetkisine sahip oldu. 1917-1918 kışı ,
İtilaf Devletlerinin savunmada , ABD birliklerini beklemek zorunda
kaldıkları bir dönemdi. Bu durumdan yararlanan Almanlar ,1918 baharında
son bir yarma girişiminde bulunmaya karar verdiler. İtilaf Devletleri
bu şiddetli saldırıları zorlukla durdura bildi. Bu sırada batıdaki
bütün İtilaf Devletleri birliklerinin komutası Fransız Mareşali
Ferdinand Foch’a ( 1851-1929 ) verildi ve her ay 300 bin ABD askerinin
gelmeye başlamasıyla durum değişti. 1918 Temmuz’unda saldırı sırası
Foch’agelmişti. Fransızlar’ın güneyde geliştirdikleri başarılı bir
saldırının ardından , İngiltere , Kanada ve Avusturya birlikleri 8
Avustos’ta Amiens yakınlarında genel bir saldırıbaşlattılar. Kasım
ayında Almanlar savaşın başladığı 1914 hattına çekilmişti. İtilaf
ordularına Selanik’te yenilen Bulgalar , 29 Eylül’de teslim oldular.
İtilaf güçlari bu kez İtalya’da Piave Irmağı’nı geçti ve Vittorio
Veneto savaşın’da kesin bir yenilgiye uğrayan Avusturalya , 3 Kasım’da
Padova Ateşkes Antlaşması’nı imzaladı.