.talk4her

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
.talk4her

müzik dinle klip izle indir resim google yetkinforum video download youtube islamiyet ilahi


    Demir elementinin özellikleri

    AsiRuH
    AsiRuH
    yönetici
    yönetici


    Erkek
    mesaj sayısı : 9861
    Yaş : 36
    İş/meslek : xxxxx
    Kayıt tarihi : 27/09/08

    Demir elementinin özellikleri Empty Demir elementinin özellikleri

    Mesaj  AsiRuH Salı Ekim 07, 2008 5:43 pm

    Demir elementinin özellikleri

    Arı halde gümüşsü beyaz renkli bir metal olan demir (Fe), dünyada ki
    metaller içinde en bol bulunanların ikincisi, elementler arasında ise
    dördüncüsüdür. Yeryüzünün çekirdeği, büyük miktarda metal demirden
    yapılmıştır. Ancak, yeryüzü kabuğunda demir, öteki maddelerle tepkimeye
    girmiş durumdadır. Arı durumda çok seyrek bulunur: Yalnızca bazı
    göktaşlarında ve bazaltlı kayalarda.
    Tüm bitkilerin, hayvanların ve insanların, yaşamak için demire
    ihtiyaçları vardır. İnsanlarda en büyük demir yüzdesi, kırmızı kan
    hücrelerinde bulunur. Hemoglobinin temel bölümlerinden birini
    oluşturur. Kasalarda ve dokularda, küçük miktarlar halinde bulunur.
    Demirin kimyasal simgesi olan Fe, latince “demir” anlamına gelen ferrum’ dan türetilmiştir. Demirin atom numarası 26, atom ağırlığı 55,85 ve özgül ağırlığı 7,86’ dır.
    Demir, küçük iğnelerden dev yapılara kadar, binlerce işlenmiş ürünün
    ana maddesidir. Kükürt ve oksijen gibi metallerle kolayca birleşir.
    Başka herhangi bir metalden çok daha büyük miktarlarda, alaşımlarda
    kullanılır. En yararlı ve ucuz metallerden biri olan çelik, demire
    küçük bir miktar karbon katılmasıyla elde edilir.
    Topaz, turkuvaz ve lal taşı dahil, çeşitli değerli taşların kapsamında deri vardır.
    DEMİR FİLİZLERİ
    Demir, yer kabuğunda büyük miktarlarda bulunan birçok yükseltgenmiş
    minerallerden ergitilir. Bu mineraller arasında hematit, magnetit,
    limonit ve karbonat sideriti sayabiliriz.
    Hematit (Fe2O3), yüzde 70 demir, yüzde 30 oksijen kapsayan bir
    filizdir. Adı, kan kırmızısı renginden ötürü yunanca “kan” sözcüğünden
    türetilmiştir. Hematit, bazen eşkenar paralel yüzlü biçiminde, bazen
    bir gül yapraklarına benzeyen ince tabakalar halinde, bazen de boya
    maddesi olarak kullanılan ve topraklı kırmızı bakır filizi diye
    adlandırılan bir toz halinde bulunur.
    Magnetit (Fe3O4), adını magnetit özelliklerinden alan ve yüzde 72 demir
    kapsayan en zengin demir filizidir. Eşkenar paralel yüzlü ve sekiz
    yüzlü sistemlerde billurlaşır. Magnetit su ve çözelti halindeki
    gazların kimyasal olarak aşındırmaya uğrattığı olivin ve biyotit gibi
    kayaların değişiminden de oluşur.
    Limonit filizi, dünya demir üretiminde oldukça önemli
    bir yüzde oluşturur. Her bir limonit örneğinde ki demir yüzdesi,
    bulunan su molekülleri sayısına bağlıdır. Öteki demir filizlerinin
    değişimiyle oluşan limonit çoğunlukla demirli su çözeltileri
    yataklarındadır. Demir bakterisi adıyla bilinen küçük organizmaların
    hareketi de büyük miktarlarda limonit yatakları oluşumuna yol
    açmaktadır. Avrupa’ daki en büyük yataklar olan Alsace-Lorraine
    yatakları böyle oluşmuştur.
    Siderit, FeCO3 formülüyle gösterilen ve yüzde 43 demir kapsayan bir
    demir II karbonattır. Billurları eşkenar paralel yüzlüdür. Siderit
    değişimi uğramadığı sürece beyazdır; ama yükseltgenliğinde
    (oksitlendiğinde), rengi sarı ile ya da kahverengiyle dönüşür. Siderit,
    çeşitli türlerde tortul kayalarda birleşme ya da kayaların kimyasal
    değişmeleri sonucu oluşur.
    Mika, formülü FeO(OH) olan bir demir hidroksittir. Limonit ile birlikte
    bulunur. İğne biçiminde billurlar ya da tabakalar halinde rastlanır.
    Prittien de (demir disülfür, FeS2 büyük miktarlarda demir çıkarılır.
    Prit, kavurma denilen bir süreçle, kükürt dioksit yapmak için bol hava
    ile yakılır. Kükürt dioksit, daha sonra, demir çıkarılmasına elverişli
    olan sülfürik asit ve demir oksitler oluşturmadan kullanılır.
    DEMİR YATAKLARI
    A.B.D. en büyük demir üreticisidir. Hemen her eyalette demir bulunur.
    Ancak, en önemli yataklar Michigan, Minnessota ve Wisconsin’ deki
    hematit filizleridir. Dünya yüzeyindeki insan yapısı en geniş delik,
    Minnessota’ da Hibbing yakınlarındadır ve bir de demir madeni yüzünden
    açılmıştır. Lorraine’ deki büyük limonit yatakları, Fransa için zengin
    ve ekonomik bir demir kaynağı oluşturur. Rusya’ daki başlıca yataklar
    Urallar’ da Perm’ de ve Ukrayna’ da dır. Britanya’ da demir filizi
    yatakları, Midlands ve Kuzey İngiltere kömür havzaları arasında yer
    alır. İsveç, Almanya, İspanya, Lüksemburg, Kanada ve Hindistan’ da
    geniş yataklar vardır. Son yıllarda Afrika’ da da geniş demir yatakları
    ortaya çıkarılmıştır.
    Birçok demir filizi yatağının geçmişi, bir yükselme ve düşüş öyküsüdür:
    Birçoğu, yüzyıllarca işletildikten sonra bırakılmış,
    ötekiler,yüzyıllarca ilgi çekmedikten sonra gün ışığına çıkarılmıştır.
    Geçmişte çıkarma teknikleri, yüksek nitelikli metalin yalnızca çok arı
    haldeki filizlerden çıkarılmasına olanak sağlayacak düzeydeydi
    Bugün metal işleme tekniklerindeki gelişme nedeniyle bir yatağın kazanç
    getirici sayılabilmesi için büyük olması ve açık tavanlı madenciliğe
    elverişli olması gerekir.
    DEMİR BİLEŞİKLERİ
    Demirin başlıca bileşiklerindeki yükseltgenme sayıları +2 ve +3’ tür.
    Havada oksijenle demir oksit oluşturacak biçimde bileşir. Oldukça
    kararsız olan bu bileşiğin demir (III) oksit denilen ferrik oksit’ e
    (Fe2O3) dönüşme eğilimi vardır. Ferrik oksit, demirin havası bol bir
    ortamda yakılmasıyla elde edilir. Ferro sülfür’ ü (FeS) de kapsayan
    sülfürleri, hidrojen sülfürün (H2S) amonyaklı ortamda demir tuzları ile
    etkileşiminden oluşur.
    Demirin sülfürik asitte çözünmesiyle, soluk yeşil renkli ferrosülfat
    [Fe2(SO4)3] oluşur. Ferrosülfat hava ile temas ettiğinde hızla,
    kahverengi ferrik sülfata dönüşür. Demir hidroklorik asit (HCI) ile
    birleşince, susuz halde beyaz renkli, dört hidrojenli haldeyse yeşil
    renkli ferro klorür (FeCI2) oluşur. Demir klorla tepkiyince yer yer
    yeşile çalan ve siyahımsı-kırmızı renkli bir bileşik olan ferrik klorür
    oluşur.
    TEDAVİDE KULLANILIŞI
    Demirin tıptaki en önemli kullanım yeri, hipokromik kansızlıkların
    tedavisindedir. Demir eksikliği durumu, hemoglobin oluşumunu engeller
    ve kırmızı kan hücrelerinin öteki işlevlerini yerine getirmesini de
    güçleştirir. Çok sayıdaki demir bileşiklerinden herhangi biri tedavide
    kullanılabilir. İnorganik tuzlar da, bu konuda aynı derecede
    etkilidirler.

      Forum Saati Ptsi Nis. 29, 2024 11:14 am