.talk4her

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
.talk4her

müzik dinle klip izle indir resim google yetkinforum video download youtube islamiyet ilahi


    "İşkence sesi bana ait"

    AsiRuH
    AsiRuH
    yönetici
    yönetici


    Erkek
    mesaj sayısı : 9861
    Yaş : 36
    İş/meslek : xxxxx
    Kayıt tarihi : 27/09/08

    "İşkence sesi bana ait" Empty "İşkence sesi bana ait"

    Mesaj  AsiRuH Cuma Nis. 10, 2009 7:08 pm

    ''Ergenekon''davasının 72. duruşması sabah erken saatte
    başladı. Davanın tutuklu sanıklarından yazar Ümit Oğuztan
    sorgudaki işkence sesinin kendisine ait olduğunu savundu.
    İSTANBUL - İstanbul
    13. Ağır Ceza Mahkemesince, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları
    Yerleşkesi'nde görülen duruşmaya, Kahraman Şahin, Muhammet
    Yüce, Erkut Ersoy, Hayrettin Ertekin ve Erol Ölmez dışındaki
    tutuklu 31 sanık katıldı.Duruşmaya Tuncay Güney'in MİT'ten
    gönderilen sorgu kasetindeki işkence sesi olduğu ileri
    sürülen ses damgasını vurdu. Davanın tutuklu sanıklarından
    yazar Ümit Oğuztan sorgudaki işkence sesinin kendisine ait
    olduğunu savundu.KASETTEKİ İŞKENCE SESİ BANA AİT
    Öte
    yandan, davanın tutuklu sanıklarından Ümit Oğuztan, duruşma
    sırasında avukatları aracılığıyla yaptığı açıklamada, ''MİT
    tarafından gönderildiği öne sürülen ve mahkemenin
    bilirkişiye çözümünü yaptırdığı ses CD'sinde
    işkence yapılan kişinin Tuncay Güney değil, kendisi olduğu''
    iddiasında bulundu. Oğuztan, açıklamasında, ''Gazetelerde
    yayınlanan sorgu seslerinde işkence yapılan kişi benim. Bana yapılan
    işkence Tuncay Güney'e izlettirilerek korku ve sorgucuların her
    istediklerini kabul ettirebilmeleri sağlanmıştır. Tuncay Güney'e
    psikolojik baskı uygulanmış, birkaç tokat atılmışsa da fiziki
    olarak sistemli bir işkence yapılmamıştır. Yapılmasına gerek
    kalmamıştır. Mülakatında yer alan söylemleri ve rahatlığı
    kanıttır'' görüşüne yer verdi. Duruşma tutuklu sanık avukat Kemal Kerinçsiz'in savunmasıyla devam etti.''BİRLİKTE 100 METRE YOL YÜRÜYEMEYİZ. ZARURETTEN AYNI ÇATI ALTINDA BULUNUYORUZ''
    ''Ergenekon''
    davasının tutuklu sanıklarından avukat Kemal Kerinçsiz, diğer
    sanıklar ''Oktay Yıldırım, Behiç Gürcihan ve Bekir
    Öztürk ile ilişkilerinin son derece kötü olduğunu''
    ifade ederek, ''Birlikte 100 metre yol yürüyemeyiz.
    Zaruretten aynı çatı altında bulunuyoruz. Burada örgüt
    ilişkisi aramak zorlamadır'' dedi.İstanbul 13. Ağır Ceza
    Mahkemesi'nde görülen duruşmada savunmasına devam eden Kemal
    Kerinçsiz, iddianamede yer alanın aksine 28 Ekim 2005'te Fener
    Rum Patrikhanesi'nin Yunanistan'a gönderilmesi için
    yaptıkları etkinliğe Veli Küçük ile Muzaffer Tekin'in
    katılmadığını söyledi.Bu tarihte Küçük ile
    Tekin'i tanımadığını ifade eden Kerinçsiz, etkinlikte
    sanıklardan Sevgi Erenerol'un bulunduğunu anlattı.Kerinçsiz,
    ''Danıştay saldırısını da Fransız Konsolosluğu önünde,
    sözde Ermeni soykırımının Fransız meclisinde kabul edilmesini
    protesto etmek için yaptıkları etkinlikte bir basın mensubundan
    öğrendiğini'' ifade ederek, saldırıdan dolayı büyük
    üzüntü duyduğunu kaydetti.Kuvva-i Milliye ve
    Kuvayı Milliye 1919 adlı derneklerle hiçbir etkinliğe
    katılmadığını dile getiren Kerinçsiz, sadece Beykoz'daki
    Türkiye Kuvayı Milliye Mücahitleri Derneği'nin
    düzenlediği bir etkinliğe katıldığını anlattı.''İNSAN İLİŞKİLERİ ÖRGÜTSEL FAALİYET DEĞİL''
    Kerinçsiz,
    Ayasofya Derneği, Büyük Hukukçular Derneği ve
    Büyük Güçbirliği Derneği'nin etkinliklerinin
    iddianamede örgütsel faaliyet olarak gösterildiğini, bu
    derneklerin kurulması için herhangi bir talimat alınmadığını
    söyledi.Yaptıkları 30 etkinliği de emniyete
    bildirdiklerini, örgütlerde olması gereken gizlilik kuralının
    bulunmadığını belirten Kerinçsiz, ''İddianamede basit insan
    ilişkileri maalesef örgütsel ilişki olarak belirtilmiş. Basit
    insani dostluklar maalesef burada bir suçun delili olarak
    gösteriliyor'' dedi.Kerinçsiz, kendilerinin
    gözaltına alınmaları sırasında görevlilerin hiçbir
    zorlukla karşılaşmadığını, tek bir direnişin dahi yaşanmadığını ifade
    ederek, örgüt operasyonlarında böyle bir durumun
    olamayacağını kaydetti.Oktay Yıldırım ile 7 aylık bir ilişkileri
    olduğunu, bu tarihten sonra görüşmediklerini, birbirlerini,
    görmeye katlanamayacak kadar sevmediklerini dile getiren
    Kerinçsiz, savunmasına şöyle devam etti:''Bu kişiyle
    örgüt ilişkisi içinde bulunmam mümkün değil.
    Behiç Gürcihan, hakkımda defalarca yazı yazmış. Bekir
    Öztürk ile de husumetim var. Bu kişilerle ilişkilerimiz son
    derece kötü, pespaye hale gelmiştir. Birlikte 100 metre yol
    yürüyemeyiz. Biz burada zaruretten aynı çatı altında
    bulunuyoruz. İnsanlar artık bir arada bulunamayacak duruma gelmiştir.
    İlişkimiz kopmuş, bitmiştir. Oktay Yıldırım, Behiç Gürcihan
    ve Bekir Öztürk ile husumetimin başladığı 11. aydan itibaren
    bir araya gelmedim. Hiçbir etkinlikte beraber olmadık. Normalde
    yolda karşılaşsak kavga ederiz. Burada örgüt ilişkisi aramak
    zorlamadır.''Diğer sanıklardan Fikri Karadağ ile tanışıklığı
    olmadığını, Muzaffer Tekin'in ise avukatlığını yaptığını anlatan
    Kerinçsiz, Veli Küçük ile de asla samimi bir
    ilişkileri bulunmadığını, birkaç toplantıda bir araya
    geldiklerini söyledi.Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal
    Şengün, Kerinçsiz'in savunmasına ara vererek, duruşmayı
    yarın saat 09.30'a bıraktı.(A.A)

      Forum Saati Paz Mayıs 19, 2024 8:43 pm