Anasayfa
Allah�ın Rasulü nasıl yaşardı? (1)
"Peygamberimiz Efendimiz'in yaşantısı nasıldı?" sorusunun cevabı her Müslümanı ilgilendirir. O'nu öğrenmek, O'nun sünnetini yaşamak gerekir...
O'nsuz Müslümanlık olmaz.
- Peki, Allah'ın Resulü nasıl yaşardı?
- O'nun yaşantısı şöyle idi:
* Resulullah (S.A.V.) hayatı boyunca kahkaha savurarak gülmemiştir. Gülmesi ancak bir tebessüm şeklinde idi.
* Asık suratlı ve somurtkan değildi.
* O'nun yanında bulunanlar yüreklerinde bir rahatlık ve huzur hissederlerdi.
* Karşısındakileri de memnun eden şakalar da yapardı.
* Konuşması tane tane ve çok tesirli idi.
* İhtiyaç olmadan konuşmazdı.
* O'nun yanında bulunanlar kesinlikle müstehcen sözler söyleyemezlerdi.
* Sözleri anlaşılır ve hemen ezberlenirdi.
* Hiç bir zaman şiir söyleyip, hiciv de etmedi.
* Sözleri Kur'an ayetleri ve onların açıklamasından ibaretti.
* Ashabına daima öğüt verir, vaaz eder, hutbe okurdu.
* Giyimi gayet sade idi.
* Gösteriş ve riyadan kaçınırdı.
* Daha ziyade beyaz giyinirdi.
* Daima temiz giyinirdi.
* Elbiseleri topuğuna kadar uzanır ama asla yerde sürünmezdi.
* Yüzük takardı.
* Sarık kullanırdı.
* Elbiselerini giymeye daima sağdan başlardı.
* Elbiselerini soldan başlayarak çıkarırdı.
* Safi kırmızı elbise giymeyi sevmez bunun için de genellikle beyaz renkli elbiseleri tercih ederdi.
* Başka kavimlere benzememek için o kavimler gibi giyinmeyi yasak ederdi. "Bizden olmayana benzemek isteyen bizden değildir." buyururlardı.
* İpek elbisenin erkeklere yasak olduğunu bildirirlerdi.
* Altın yüzüğü ümmetinin erkeklerine yasaklardı.
* Yolda yürürlerken sağa-sola bakmadan adeta bir yokuştan aşağı iner gibi kolaylık ve süratle inerlerdi. Yürüme esnasında küçük fakat sık adım atarlardı.
* Bir şeye veya bir tarafa bakmak istediklerinde bütün vücutlarıyla dönüp bakarlardı.
* Konuşmaları tatlı ve tesirli idi.
* Söz söylediklerinde gür ve yüksek sesle, kelimeleri tane tane söylerlerdi. Bu konuşmaları kolay ezberlenebilirdi.
* Kimseye fena söz söylemezlerdi.
* Konuşanın sözünü asla kesmezdi.
* Boş söz konuşmazlardı.
* Lüzum hasıl olmadıkça konuşmazlardı.
* Bazı şeylere kinaye yoluyla da işaret ederlerdi.
* Yaratılış ve ahlak itibariyle insanların en üstünü idi.
* Boynu uzun, omuzları ve pazuları kalın, parmakları uzundu.
* Kendileri şişman değillerdi.
* Yüzleri gül gibi, kırmızıya benzeyen, beyaz ve nurani, berrak ve ışıklı idi.
* Cismi güzel, kokusu hoş idi.
* Teri ve teni en güzel kokulardan daha güzel kokardı.
* Sünnetli olarak ve göbeği kesik olarak doğmuştu.
* Herkesin aklına göre söz söyler ve herkese güler yüz gösterirdi.
* Kimseye haşin davranmazdı.
* Mütevazı yaşardı.
* Hizmetçilerine şefkatle muamele ederdi.
* Kendisi ne yer, ne giyerse hizmetçilerine de onları yedirir, giydirirdi.
* Çocukları çok sever, saçlarını okşar, onlarla konuşurdu.
* Sözüne sadık ve merhametliydi.
* Mü'minlerin baş tacı idi.
* Hasta gönüllerin ilacı idi.
* Çaresizlerin yardımcısı idi.
* Mazlumların koruyucusu idi.
* Herkese selam verirdi.
* Çocuklara da selam verirdi.
* Dişlerini daima misvakla yıkarlardı.
"Peygamberimiz Efendimiz'in yaşantısı nasıldı?" sorusunun cevabı her Müslümanı ilgilendirir. O'nu öğrenmek, O'nun sünnetini yaşamak gerekir...
O'nsuz Müslümanlık olmaz.
- Peki, Allah'ın Resulü nasıl yaşardı?
- O'nun yaşantısı şöyle idi:
* Resulullah (S.A.V.) hayatı boyunca kahkaha savurarak gülmemiştir. Gülmesi ancak bir tebessüm şeklinde idi.
* Asık suratlı ve somurtkan değildi.
* O'nun yanında bulunanlar yüreklerinde bir rahatlık ve huzur hissederlerdi.
* Karşısındakileri de memnun eden şakalar da yapardı.
* Konuşması tane tane ve çok tesirli idi.
* İhtiyaç olmadan konuşmazdı.
* O'nun yanında bulunanlar kesinlikle müstehcen sözler söyleyemezlerdi.
* Sözleri anlaşılır ve hemen ezberlenirdi.
* Hiç bir zaman şiir söyleyip, hiciv de etmedi.
* Sözleri Kur'an ayetleri ve onların açıklamasından ibaretti.
* Ashabına daima öğüt verir, vaaz eder, hutbe okurdu.
* Giyimi gayet sade idi.
* Gösteriş ve riyadan kaçınırdı.
* Daha ziyade beyaz giyinirdi.
* Daima temiz giyinirdi.
* Elbiseleri topuğuna kadar uzanır ama asla yerde sürünmezdi.
* Yüzük takardı.
* Sarık kullanırdı.
* Elbiselerini giymeye daima sağdan başlardı.
* Elbiselerini soldan başlayarak çıkarırdı.
* Safi kırmızı elbise giymeyi sevmez bunun için de genellikle beyaz renkli elbiseleri tercih ederdi.
* Başka kavimlere benzememek için o kavimler gibi giyinmeyi yasak ederdi. "Bizden olmayana benzemek isteyen bizden değildir." buyururlardı.
* İpek elbisenin erkeklere yasak olduğunu bildirirlerdi.
* Altın yüzüğü ümmetinin erkeklerine yasaklardı.
* Yolda yürürlerken sağa-sola bakmadan adeta bir yokuştan aşağı iner gibi kolaylık ve süratle inerlerdi. Yürüme esnasında küçük fakat sık adım atarlardı.
* Bir şeye veya bir tarafa bakmak istediklerinde bütün vücutlarıyla dönüp bakarlardı.
* Konuşmaları tatlı ve tesirli idi.
* Söz söylediklerinde gür ve yüksek sesle, kelimeleri tane tane söylerlerdi. Bu konuşmaları kolay ezberlenebilirdi.
* Kimseye fena söz söylemezlerdi.
* Konuşanın sözünü asla kesmezdi.
* Boş söz konuşmazlardı.
* Lüzum hasıl olmadıkça konuşmazlardı.
* Bazı şeylere kinaye yoluyla da işaret ederlerdi.
* Yaratılış ve ahlak itibariyle insanların en üstünü idi.
* Boynu uzun, omuzları ve pazuları kalın, parmakları uzundu.
* Kendileri şişman değillerdi.
* Yüzleri gül gibi, kırmızıya benzeyen, beyaz ve nurani, berrak ve ışıklı idi.
* Cismi güzel, kokusu hoş idi.
* Teri ve teni en güzel kokulardan daha güzel kokardı.
* Sünnetli olarak ve göbeği kesik olarak doğmuştu.
* Herkesin aklına göre söz söyler ve herkese güler yüz gösterirdi.
* Kimseye haşin davranmazdı.
* Mütevazı yaşardı.
* Hizmetçilerine şefkatle muamele ederdi.
* Kendisi ne yer, ne giyerse hizmetçilerine de onları yedirir, giydirirdi.
* Çocukları çok sever, saçlarını okşar, onlarla konuşurdu.
* Sözüne sadık ve merhametliydi.
* Mü'minlerin baş tacı idi.
* Hasta gönüllerin ilacı idi.
* Çaresizlerin yardımcısı idi.
* Mazlumların koruyucusu idi.
* Herkese selam verirdi.
* Çocuklara da selam verirdi.
* Dişlerini daima misvakla yıkarlardı.
