Zürafalar Neden Beyin Kanaması Geçirmez? Hitskin_logo Hitskin.com

Bu Hitsikin.com temayı önceden görmekte fırsat veriyor.
Tema yerleştirmekTemanın fişine geri dönmek

.talk4her
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Zürafalar Neden Beyin Kanaması Geçirmez?

Aşağa gitmek

Zürafalar Neden Beyin Kanaması Geçirmez? Empty Zürafalar Neden Beyin Kanaması Geçirmez?

Mesaj  AsiRuH Çarş. Mart 18, 2009 6:05 pm

Zürafalar Neden Beyin Kanaması Geçirmez? Zurafa3

Allah
yeryüzündeki canlıların her birinde, insanların üzerinde
düşünmelerini sağlayan birbirinden farklı sistem ve
özellikler yaratmıştır. Bunların her biri, Allah’ın
yaratışındaki sonsuz mükemmelliği yansıtır. Zürafaların sahip
oldukları özellikler de bunun delillerindendir.

Zürafanın Uzun Boyuna Uygun Olarak Yaratılmış Kalbi

Zürafa dört beş metreye varan boyuyla karada yaşayan
hayvanların en uzun boylusudur. Bu uzun boyu nedeniyle yaşayabilmesi
için kalbinden iki metre yukarıdaki beynine kan göndermesi
şarttır. Bunun için olağanüstü güçlü
bir kalbe ihtiyacı vardır. Nitekim zürafanın kalbi kafasından daha
büyüktür ve yaklaşık 60 cm uzunluğa ve 11.8 kg'lık bir
ağırlığa sahiptir.

Zürafaların kalbi 350 mm Hg'lik bir basınçla kan
pompalayacak kadar güçlüdür. Diğer bir ifadeyle,
zürafanın tansiyonu 35’e çıksa bile bu durumun
zürafaya bir zararı olmaz. Canlılar arasındaki en yüksek kan
basıncına sahip olan zürafaların kalpleri dakikada 170 kez atmakta
ve tüm vücuduna 75 litre kan pompalayabilmektedir.

Zürafalarda bulunan kan hücresi miktarı, bir insanda
bulunanın iki katıdır. Zürafalar bir şey yedikten veya
içtikten sonra kafalarını yerden kaldırdıklarında, kalplerinin
beyinlerine yeterli miktarda kanı pompalayabilmesi için
normalden iki kat daha fazla atması gerekmektedir. Peki normal
koşullarda pek çok canlının ölümüne sebep
olabilecek kadar güçlü olan bu sistem, nasıl olur da
zürafaya zarar vermez? Bunun nedeni, özel bir haznenin
içinde bulunan sistemin, basıncın bu ölümcül
etkisini kaldırabilmek için küçük damarlarla
kuşatılmış olmasıdır.

Zürafa Niçin Beyin Kanaması Geçirmez?

Zürafalar Neden Beyin Kanaması Geçirmez? Zurafa2

Zürafanın başından kalbine kadar giden bölümde; yukarı
çıkan ve aşağı inen damarların oluşturduğu bir U sistemi
bulunur. Ters yönde akan kan damarları toplam basıncı sıfırlar,
böylece canlı, ani kanamalara neden olacak iç
basınçtan kurtulmuş olur.

Kalpten aşağı seviyede kalan bacak ve ayakların da özel bir
korumaya ihtiyacı vardır. Zürafanın bacak ve ayaklarını saran
derinin son derece kalın olması onu kan basıncının kötü
etkilerinden korur. Ayrıca damarların içinde, şiddetli kan
akışını dengeleyerek basıncı kontrol altına alan kapakçıklar da
bulunur.

Asıl büyük tehlike ise, hayvan su içmek için
başını yere kadar indirdiğinde ortaya çıkar. Normalde beyin
kanamasına sebep olacak kadar şiddetli olan kan basıncı, bu durumda
daha çok artar. Ama bu tehlikeye karşı kusursuz bir önlem
alınmıştır. Vücutta salgılanan "sefaloraşidien" adlı sıvı devreye
girer ve kalp hacmini küçülterek pompalanan kanı
azaltır.

Öte yandan, hayvanın boynunda, başını aşağı eğdiğinde devreye
giren özel kapakçıklar vardır. Bu kapakçıklar kanın
akışını büyük ölçüde azaltır ve böylece
zürafa güven içinde su içip tekrar başını
yukarı kaldırabilir. Zürafanın kat kat olan damarlarının kalın
olması da, yine bu yüksek basınç tehlikesine karşı alınmış
bir tedbirdir.

Zürafaların Başı Neden Dönmez?

Zürafalar, başlarını aşağıdan yukarı kaldırmak için
çok fazla zaman harcarlar ve bu yüzden kanın beyne gitmesi
için vücutlarında kusursuz bir sistemin olması gereklidir.
Bu sistem, çok güçlü bir pompa biçiminde
çalışan kalp ve insandakinin iki katından daha fazla olan kan
basıncından oluşur. İşte böylelikle zürafalar, bayılma
nöbetlerinden korunmuş olurlar.

Nitekim zürafa başını kaldırdığında, baştaki kan damarları
neredeyse bütün kanı yanaklarına, dillerine ya da deri gibi
başın diğer bölümlerine aktarmaz; sadece beyne akması
için yönlendirir. Aynı zamanda, hayvanın kalın derisi ve
şahdamarındaki olağandışı bir kas -ki damarların genellikle kasları
olmaz- kanı baştan kalbe geri taşıyan damara baskı yapar. İşte
zürafa, insanlarınkinden çok daha iyi bir bayılmayı
engelleyen mekanizmaya sahip olarak yaratıldığı için bayılmaz.

Zürafaların Yaratılışı, Allah’ın Üstün Sanatının Örneklerinden Biridir
Zürafalar Neden Beyin Kanaması Geçirmez? Zurafa1

Kuşkusuz, zürafalar sahip oldukları tüm özellikleri
kendi ihtiyaçlarına göre planlayarak kazanmış olamazlar. Bu
önemli özelliklerin zaman içinde yavaş yavaş işleyen
bir evrim süreci ile oluştuğunun söylenmesi de
mümkün değildir. Çünkü bir zürafanın
yaşamını sürdürebilmesi için, mutlaka beynine kanı
ulaştıracak bir pompalama sistemine, eğildiğinde ani kan basıncını
azaltacak kapak sistemine ve başını kaldırdığında bayılmasını
engelleyen damar sistemine aynı anda sahip olması şarttır. Bunlardan
biri olmasa veya tam çalışmasa, zürafanın yaşamını
sürdürmesi imkansız hale gelir.

Zürafaları Allah yaratmıştır ve yeryüzünde var olan
diğer bütün canlılar gibi, vücutlarında Allah’ın
üstün yaratma sanatının pek çok tecellisi bulunur.
Allah bu durumu bir Kuran ayetinde şöyle bildirir:

Sizin yaratılışınızda ve türetip-yaydığı canlılarda kesin bilgiyle
inanan bir kavim için ayetler vardır. (Casiye Suresi, 4)

Zürafaların Pek Fazla Bilinmeyen Özellikleri

Yemek borularında bir asansör sistemi vardır: Zürafaların
boyunlarının uzun olması, ağaçların en üst dallarına kadar
uzanıp oradaki filizleri ve bitkileri yiyebilmelerini sağlar. Ancak
hiç çiğnemeden yuttukları bu dikenli bitkiler önce
dört bölmeli midelerine gider. Zürafalar daha sonra
bunları sindirmek için tekrar ağızlarına gönderir ve
ağızlarında çiğnerler. En sonunda da tekrar yutarak midelerinin
bir başka bölmesine gönderirler. Ancak besinin mideden ağza
gidebilmesi için, yuttukları bitkilerin birkaç metre
uzunluğunda olan boyunlarından yukarı doğru çıkması gerekir.
Yüce Rabbimiz zürafaları besinleri yemek borusundan yukarı
doğru çıkaracak asansör benzeri bir sistem ile birlikte
yaratmıştır.

Ağız ve diş yapıları ihtiyaçlarına yöneliktir:
Zürafaların dilleri 45 cm dışarı uzanabilir. Dişleri ise bir tarak
gibi olduğu için sert akasya dallarının dikenlerini ve mineral
gereksinimlerini karşılayan kemikleri rahatlıkla çiğneyebilirler.

Renkleri bulundukları ortama uygun olarak yaratılmıştır:
Zürafaların benekli derileri, onların kamuflaj yapmalarına uygun
olarak yaratılmıştır. Çünkü savan alanlarındaki
ortamın rengi ile uyum içinde olmaları, düşmanları
tarafından fark edilmelerini zorlaştırır.

Vücutları, hızlı koşmalarını sağlayacak biçimde
yaratılmıştır: Zürafalar bir tehlike anında koşarak 50-70 km. hıza
ulaşabilirler. Koşmaya başladıklarında başlarını pompalar gibi ileri
geri götürür ve kuyruklarını kıvırırlar. Koşarken diğer
bir özellikleri ise, diğer hayvanlar gibi ayaklarını
çaprazlama atmamalarıdır. Önce ön ve arka sol, daha
sonra ön ve arka sağ ayaklarını kullanarak koşarlar.
Zürafanın bu koşma şekli, onun vahşi hayvanlar tarafından
yakalanmasını zorlaştırır.

Küçük gruplar halinde yaşamaları güvenli bir
ortam oluşturur: Zürafalar bütün yavrularına birlikte
bakarlar. Yetişkin zürafalar dönüşümlü olarak
yavruların başında nöbet tutarlar. Bu güvenlik sistemi
sayesinde diğer anneler rahatlıkla yavru zürafaları bırakıp
kilometrelerce uzağa yiyecek aramaya gidebilirler.

Yüce Allah zürafaların uyuma şekillerini özel olarak
yaratmıştır: Oturduklarında kalkmaları zor olduğundan, boyunlarını arka
gövdelerinin yanına uzatarak ayakta uyurlar. Birkaç dakika
dışında bütün uykularını bu şekilde ayakta geçirirler.
Ayrıca zürafalar hiçbir zaman aynı anda uyumazlar, mutlaka
aralarından biri nöbet tutar.

Anne zürafa ve yavru arasındaki iletişim Yüce Allah’ın
rahmetinin tecellisidir: Doğumdan sonraki birkaç gün
içinde anne zürafa, zamanını yavrusunu yalayarak ve
koklayarak geçirir, bu şekilde hem yavru temizlenmiş olur hem de
annesinin kokusunu öğrenir. Bu koku, anne ve yavrunun kalabalık
bir sürünün içinde birbirlerini bulmaları
gerektiğinde işe yarayacaktır.

Herhangi bir zorluk içinde olan yavru, annesinin dikkatini
çekmek için çeşitli sesler çıkarır. Annesi
de onu sesinden hemen tanır ve yardımına koşar. Zürafalar
yavrularını hiç yanlarından ayırmazlar. Saldırıya uğradıklarında
ise yavrularını vücutlarının altına iterler ve ön ayakları
ile düşmanlarına sertçe vurarak saldırırlar.
AsiRuH
AsiRuH
yönetici
yönetici

Erkek
mesaj sayısı : 9861
Yaş : 36
İş/meslek : xxxxx
Kayıt tarihi : 27/09/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz