.talk4her

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
.talk4her

müzik dinle klip izle indir resim google yetkinforum video download youtube islamiyet ilahi


    ŞİŞMANLAMAK İSTİYORUM

    AsiRuH
    AsiRuH
    yönetici
    yönetici


    Erkek
    mesaj sayısı : 9861
    Yaş : 36
    İş/meslek : xxxxx
    Kayıt tarihi : 27/09/08

    ŞİŞMANLAMAK İSTİYORUM Empty ŞİŞMANLAMAK İSTİYORUM

    Mesaj  AsiRuH Paz Şub. 15, 2009 5:45 pm

    Bedenize
    uygun kıyafet bulamıyorsunuz. Hem de fazla kilolardan değil!!
    Çünkü giydiğiniz herşey üstünüzden düşüyor. Herkes
    diyetle, egzersizle zayıflamaya çalışırken , siz kilo almak için
    çabalıyorsunuz.. Ancak ne yaparsanız yapın kilo alamıyormusunuz..
    öyleyse bu yazı tam sizin için..



    Vücudun,
    normal ağırlığının 10-15 kilo altında olamsına zayıflık,
    15- 20 kilonun altında olmasına ciddi zayıflık deniyor. Örneğin
    1.60 cm. Boyundaki bir kişinin ideal kilosu 54 kg. Olarak değerlenriliyor.
    Bu boydaki kişi 46- 48 kilo arasında bir kiloya sahipse zayıf,
    43- 46 kilo arasında hafif zayıf, 42 kilonun altındda ise ciddi
    zayıf olarak değerlendiriliyor. Beslenme Uzmanı Dr. Feryal
    Erverdi “ Kişinin normal kilosunun 10 kilo altındaki ağırlığı,
    eğer bir sağlık problemi yaratmıyorsa biz doktorlarca sakıncalı
    bulunmuyor” diyor. Zayıflık çocuklarda görülüyorsa gelişim
    olumsuz yönde etkilenebilir eğer yetişkinlikte görülüyorsa iş
    verimi düşüyor.



    Genelde
    zayıflığın kaynakları genetik olarak söylenebilir. Bunun yanında
    Hormonal düzensizlikte çok önemli.Hayati organların çalışmasını
    ifade eden bazal metabolizmanın hormonlar sağlıyor. Bu hormonlar
    tiroid bezinden salgılanan T3 ve T4 hormonları . Zayıf ikşilerin
    bazal metabolizmalarının daha hızlı çalışmasının en önemli
    nedeni bu hormonlarınb fazla salgılanması, bu da metabolizmanın
    hızlanmasına, dolyasıyla besinlerin daha hızlı yakılmasına
    nedne oluyor. Sonuçta kilo alınamıyor.Vücut bileşenleri de zayıflığın
    ya da şişmanlığın nedenlerinden. Yani iki kişi aynı
    yiyeceklere yese bile biri kilo alırken diğeri kilosunu
    koruyabiliyor ya da zayıf kalabiliyor. Bunda vücut bileşenlerinin
    etkisi büyük. Kimi kişilerin vücudunda yağlı doku ya da yağ
    depolayan hücreler fazlayken, kimilerinde az olabiliyor. Buna göre
    yağ depolayan hücre sayısı fazla olan kişilerin kilo almasaı
    da o derece kolaya diyebiliriz.



    Zayıflığın
    Etkileri..
    Kötü görünüm: Belki manken gibi zayıf bir görünüm
    bir sınıra kafar hoş olabilirç Ancak hayati çizgi aşıldığında
    ortaya hiç de hoş olmayan bir vücut çıkıyor. Giyilrn hiçbir
    şey uygun olmuyor, bedene göre kıyafet bulunmuyor.



    Ciltte
    kırışıklık:
    Aşırı derecede zayıflık cildin kırışmasına
    ve daha çabuk yaşlanmasına neden oluyor. Çünkü yeterli
    beslenilmediği için cildi canlı tutan E ve C vitaminleri alınamıyor, bunun yüzünden
    cilt beslenemiyor, gerekli nemi besinlerden ya da sıvılardan
    alamadığı için cilt
    kırışık görünüyor. Ayrıca ciltte kuruluk , gevşeklik diğer
    olumsuz etkilerden.


    Çabuk yorulma:
    Yeterli beslenilmediği
    için bağırsaklardan
    kana geçen besin
    maddeleri organlar için de yeterli olmuyor. Bunun için metabolizma
    kendini güvence altına alıyor. Daha az enerji harcamak için
    hareketler daha yavaş yapılıyor. Ani hareketler , tempolu yaşam
    karşısında metabolizma bu eforu karşılayamadığından kişiler
    çok çabuk yoruluyor, bu da sosyal yaşamı engelliyor.





    Baş
    dönmesi:
    Özellikle ani kalkışlar da göz kararması ve baş dönmesi meydana
    geliyor. Yeterli ve dengeli beslenilmediği için dolaşımdaki kan,
    ağırlığını hayati organlarda yoğunlaştırıyor. Ani kalkışlar
    ve hareketlerde baş dönmesi ve göz kararması ortaya çıkıyor.



    Anemi:
    Kansızlık, yeterli beslenmemenin getirdiklerinden.



    İshal:
    Metabolizmanın
    hızlı çalışmasına bağlı olarak ishal görülüyor.



    Adet
    düzensizliği:
    Yine metabolizmanın hızlı çalışmasına ve
    dengesiz beslenmesine bağlı olarak adet kanamalarında düzensizlik
    oluşuyor. Özellikle tiroid hormonlarının fazla salgılanması
    durumunda zayıflıkla birlikte adet düzensizliği en sık görülen
    belirtilerden.


    Nabız atışında
    bozukluk: Bredikardi ve taşikardi, yani nabız atışının hızlı
    ya da yavaş olması zayıflığın etkilerinden.





    Kalp-
    damar- hastalıkları riski:
    Eğer zayıf kişi sigara veya
    alkol kullanıyorsa, kalp-damar hastalıklarına yakalanma riski yükseliyor.



    Sinirlilik:
    Obes yani şişman insanlar neşelidirler. Ama zayıf insanlar
    aksine çabuk kızan bir yapıya sahiptirler. Bunda yetrsiz
    beslenmenin etkisi çoktur . Vücut gerekli vitaminleri ve
    mineralleri karşılamadığında sinir sisteminde bozukluklar ,
    yorgunluk ortaya çıkıyor. Bazı vitaminlerin insanı rahatlatıcı
    ve sakinleştirici etkisinin olduğu artık bir gerçek . Bünyedeki
    vitamin dengesizliği kişinin sinir sistemi etkileniyor. Ayrıca T3
    ve T4 hormonları zayıf kişilerde fazla salgılandığı için
    sinrlilik, el titremesi, terleme, ishal, yorgunluk, adet düzensizilği
    gözükür. Bağışıklık sisteminin zayıflaması: Zayıf kişiler
    immün sistemi yani bağışıklık sistemi de zayıftır. Bu
    nedenle hastalıklara daha çabuk yakalanıyorlar. Dış etkenlere
    karşı dirençlerinin düşük olması yüzünden hastalıkları diğer
    hastalara oranla daha ağır geçiyor.


    Nasıl Kilo Alınır?



    Öncelikle
    zayıflığın nedenini anlamak gerekiyor. Eğer hormonal
    nedenlerden dolayı zayıflık meydan agelmişse, hormon tedavisi
    olmak yeterli oluyor. Parazit gibi asalaklardan dolayı ise ağızdan
    alınan ialçlarla tedavi yapılıyor. Parazit ya da kurt gibi
    asalak canlılar ortadan kaldırıldığında kendiliğinden kilo alınabiliyor.
    Ancak eğer beslenmeden kaynaklanıyorsa beslenme alışkanlıklarının
    düzenlenmesi gerekiyor. Bir de kilo alınırken bu ister istemez yağ
    olarak depolanıyor. Yani kilo alınırken yağlanmak kaçınılmaz.
    Ancak iyi bir beslenme düzeniyle en aza indirmek mümkün . Zayıf
    kişiler için sofra düzeni yemeğin ısısı, mönü çok önemlidir.

    Kişinin günlük enerjisi saptandıktan
    sonra + 1000 kalorilik enerji eklenerek bir tedavi uygulanılır. Bu
    yüzden ilk önce beslenme alışkanlığı saptanır. Öğünler
    artırılır ve üç ara üç ana öğün olarak düzenlenir. Ara öğünlerin
    içeriği besin değeri yüksek yiyeceklerden oluşmalıdır.


    Enerji daha çok karbonhidratların
    çoğaltılmasıyla sağlanmalıdır. Yağlarda yapılan artış
    bulantıya sebep olmaktadır.


    Diyet proteini 1,5 gr\kg şeklinde
    ayarlanmalıdır. Proteini daha yüksek vermek mümkün olmakla
    beraber bazı amino asitlerin serotonini arttırmalarıyla iştahsızlık
    oluşur. Bu yüzden proteini daha fazla arttırmak olumsuz etki
    yapar.


    Diyetin vitamin ve mineral içeriği
    zengin olmalıdır. Özellikle B grubu vitaminler yoğun
    verilmelidir. Bu gruptaki vitaminler iştah artışı sağlarlar.


    Diyetin en önemli özelliklerinden
    biriside hacim yönünden az besin kalitesi yönünden zengin
    besinlerden oluşturulmasıdır.




    Mükemmel Sofra


    Dr.
    Feryal Erverdi “ Bunun için sofranın düzeni, yemeklerin ısısı,
    seçilen menü yani yemekle ilgili herşey mükemmel olmalı”
    diyor. Akşam yatmadan birkaç
    saat önce ise mutlaka birşeyler atıştırmakta fayda var. Çünkü
    gece uykudayken metabolizma yavaşlıyor. Yani yatmadan önce
    tenilen yemekler kilo olarak geri dönüyor. Bir de yağlı
    yiyeceklerden çok proteinli yiyeceklere yönelmek gerekiyor. Tabi
    ki enerji açısından karbonhidratlı yiyeceklerin de menü de
    olması lazım. Özellikle mısır, pirin., yulaf, buğday,
    ve bu ürünlerden yapılmış yiyeceklere yönelmke gerekiyor.

      Forum Saati Salı Mayıs 28, 2024 3:24 am