.talk4her

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
.talk4her

müzik dinle klip izle indir resim google yetkinforum video download youtube islamiyet ilahi


    Fatih Sultan Mehmet-biyografisi-

    AsiRuH
    AsiRuH
    yönetici
    yönetici


    Erkek
    mesaj sayısı : 9861
    Yaş : 36
    İş/meslek : xxxxx
    Kayıt tarihi : 27/09/08

    Fatih Sultan Mehmet-biyografisi- Empty Fatih Sultan Mehmet-biyografisi-

    Mesaj  AsiRuH Salı Ocak 13, 2009 9:08 pm

    Çağ açan Osmanlı hükümdarı... Bizans
    İmparatorluğu'na son veren hükümdar. Osmanlı hanedanının ilk
    resmî sultanı. 29 Mart cumartesi gecesi Edirne Eski Saray'da
    doğdu. Babası II. Murad, annesi İsfendiyar Beyi'nin kızı Hatice
    Hüma Sultan'dır. Tahsile başlayana kadar geçen zaman
    içinde, Edirne Sarayı ve II. Murad'ın Bursa'daki evinde yaşadı.
    Ve gelenek gereği yedi yaşında okumaya başladığı zaman üç
    ayrı hocadan ders aldı. Kültür, sanat ve askerlik konularında
    gördüğü bu dersler, zamanın en ileri gelen bilginleri
    tarafından veriliyordu.

    1443'de Amasya Valisi iken ölen ağabeysi Alâaddin Ali
    Çelebi'den sonra, tahtın tek varisi olmuştu. 11 yaşında Manisa
    Valiliği'ne atandı. Ve 12 yaşına bastığı yıl da, babası tahttan feragat
    ederek kendisinin yerine oğlunu hükümdar yaptı.

    Bu feragat, tarihlerde çeşitli yorumlara yol açmıştır.
    Bazı tarihçiler II. Murad'ın Osmanlı ileri gelenlerinin
    ellerinde biriktirdikleri varlığı devlete intikal ettirmek sureti ile
    ikta sistemini yürürlüğe koymak istemesinden
    kaynaklandığını ileri sürerler. Diğer tarihçiler de II.
    Murad'ın, sağlığında oğlunun hükümdarlığını görmek
    istemesi sebebi ile bu feragatte bulunduğunu yazarlar. Ancak, 12
    yaşındaki II. Mehmet'in padişahlığının devlet ileri gelenlerini memnun
    etmediğine bakılacak olursa, birinci ihtimal zayıf düşer.

    BİZANS VE VENEDİKLİLERLE BİRER YILLIK ANLAŞMA İMZALADI

    Murad Han, Balkanlarda barışı sağladıktan sonra çekilmişti.
    Fakat Papa'nın da zorlaması ile Macar kralı bir Haçlı seferi
    düzenledi. 100.000 kişilik bir Haçlı ordusu Türk
    sınırlarını geçti. Edirne'de toplanan saltanat şûrası II.
    Murad'ı padişahlığa davet etmeye karar verdi. Sultan Murad önce bu
    daveti reddetti ise de daha sonra oğlunun: "Eğer padişah biz isek size
    buyuruyoruz, gelip ordunuzun başına geçin, yok siz iseniz,
    devletinizi müdafaa edin" demesi üzerine II. Murad daveti
    kabul etti. Ve Varna'da düşman ordusunu yendi. Osmanlı ileri
    gelenleri, Fatih adına basılan paraya hile karıştırıp eksik para
    bastılar. Bu, askerin maaşından indirmek demekti. Zafer kazanmış
    Yeniçeri buna isyan etti. Edirne'de yangın çıkarıp şehrin
    yarıdan fazlasının yanmasına sebep oldu. Genç padişah öfke
    ve üzüntü içinde idi. "Babamızın verdiği
    saltanatı bizden kıskandılar" diyordu. Bu durum karşısında Sultan Murad
    tekrar tahtına döndü. 3 Şubat 1451 günü 48 yaşında
    iken hayata gözlerini yumunca, II. Mehmed yeniden Osmanlı tahtına
    oturdu.

    Yeni padişahı genç ve tecrübesiz gören Batılı
    hükümdarlar ve Bizans, ümitlere kapıldılar. Bizans
    ordusu, Çorlu'ya kadar olan toprakları işgal edip, elinde
    bulunan şehzade Orhan'ı "Sultan" tanıdığını ilân etti.
    Karamanoğlu İbrahim Bey de Akşehir ve Seydişehir'i aldı. Sırplar, II.
    Mehmet'in tahta çıktığı zaman memleketine gönderdiği Mara
    Sultan'ın masraflarına karşılık Alacahisar'ı istediler. II. Mehmet,
    bunların hepsini kabul etti. Bizanslılarla ve Venediklilerle
    üç yıl süreli birer anlaşma imzaladı. Padişahın bu
    tutumunu yanlış değerlendiren Batılılar, Çanakkale Boğazı'nı
    kuşattılar. Bizans elçileri yeni isteklerde bulundu. Ve Orhan
    Çelebi'yi salıvermek tehdidi ile padişahı ürkütmeyi
    denediler. II. Mehmet, susuyor ve kafasındaki planı uyguluyordu.
    Karamanoğlu ile anlaştı. Yeniçeri ocağını gözden
    geçirdi ve askeri, disiplin altında avucuna topladı.. İstanbul
    Boğazı'nda Yıldırım Bayezid tarafından yapılmış olan Anadolu Hisarı'nın
    tam karşısına, Rumeli Hisarı'nın yapılmasını emretti. Padişah ve
    paşaların gayreti ile 5.5 ay gibi kısa bir zaman içinde hisar
    tamamlandı (1452).

    ŞEHRE GİRMEYE TEREDDÜT EDİYORDU

    Hisarın bitirilmesi üzerine Turhan Bey oğulları emrinde, bir
    kuvveti Mora'ya geçirerek, Bizans imparatoru Konstantin'in
    kardeşlerini baskı altına aldı. Sıra İstanbul'un fethine gelmişti. II.
    Mehmet, saray divanını topladı, fikrini açtı. Zağnos ve
    Şehabettin paşalar padişahın düşüncesinden yana idiler ama,
    Çandarlı Halil ve bazı arkadaşları İstanbul'un fethini
    şüpheli görüyorlardı. II. Mehmet büyük bir
    sükûnetle konuşulanları dinledi ve istediği savaş kararını
    meclisten aldı. İlk iş olarak gönderdiği bir kuvvetle İstanbul ve
    çevresini yağma ettirdi. Konstantin, arkadan kuşatmanın
    geleceğini farkettiği için, kapıları ördürüp
    surları tamir ettirdi. II. Mehmet, Karadeniz kıyılarındaki kaleleri,
    şehrin fethine hazırlık olmak üzere birer birer ele
    geçirdi. Edirne'de büyük toplar
    dökülüyordu, bu topların her biri Edirne'den İstanbul'a
    400 asker ve 60 manda gücüyle çekilebilmiştir. Ayrıca
    uçan alevli bombalar hazırlanmıştı. 6 Nisanda kuşatma başladı,
    mancınıkla atılan bombalar surları aşarak şehrin içine
    düşüyor, İstanbul'u velveleye veriyordu. 18 Nisanda adalar
    alındı, 22 Nisan gecesi bir mucize başarılmış Türk donanması
    karadan yürütülüp Haliç'e indirilmişti. 5
    Mayısta Beyoğlu tepelerine Türk topları yerleştirildi. 26 Mayısta
    Papa'nın teşviki ile gönderilen Macaristan elçileri Fatih'i
    ziyaret ederek, savaşa devam ettiği takdirde bütün Avrupa
    devletlerinin kendisine savaş açacaklarını bildirdiler. 29 Mayıs
    günü sabahı da Türk topçularının açtığı
    kahredici ateş altında Türk yiğitleri surlara tırmanmaya
    başlamıştı. Bizans İmparatoru Konstantin öldü, şehir alındı
    ve Fatih beyaz atının üzerinde İstanbul'a girdi.

    RUMLARA VE YAHUDİLERE İMTİYAZ TANIDI

    Fetihle birlikte, Çandarlı Kara Halil'i ve Bizans'a âlet
    olmuş Orhan Çelebi 'yi idam ettirdi. Bütün dünya,
    Bizanslı Rumların zulüm göreceklerini bekliyorlardı. Fatih,
    Rumların ve Yahudilerin dinî teşkilâtını olduğu gibi
    bıraktı ve kendilerine imtiyaz tanıdı. Bu tolerans örneği
    bugün de dünya tarihçilerinin örnek saydıkları
    bir davranıştır.

    Fatih İstanbul'u aldıktan sonra imparatorluğun sınırlarını genişletmek
    için çeşitli savaşlar verdi. 1481'de yeni bir sefere
    çıkmak üzere iken şüpheli bir şekilde öldü.
    Fatih'in zehirlendiği hususundaki iddialar bugün de kuvvetlidir.

    Fatih, Batı uygarlığı ile direkt teması kuran padişahlardan biridir.
    İtalya'dan ressam Bellini'yi davet ederek portresini yaptırdığı
    bilindiği gibi bazı Batı mimarlarını da davet ederek eserler
    vermelerini sağladığı bir gerçektir.

    Fatih, Osmanlı tarihinin en büyük padişahlarından biri, belki de en büyüğüdür.

      Forum Saati Paz Mayıs 19, 2024 1:23 pm