.talk4her

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
.talk4her

müzik dinle klip izle indir resim google yetkinforum video download youtube islamiyet ilahi


    Cumhurİyet'İn Anlami , Önemİ Ve Mİlletİmİze Kazandirdiklari

    AsiRuH
    AsiRuH
    yönetici
    yönetici


    Erkek
    mesaj sayısı : 9861
    Yaş : 36
    İş/meslek : xxxxx
    Kayıt tarihi : 27/09/08

    Cumhurİyet'İn Anlami , Önemİ Ve Mİlletİmİze Kazandirdiklari Empty Cumhurİyet'İn Anlami , Önemİ Ve Mİlletİmİze Kazandirdiklari

    Mesaj  AsiRuH Çarş. Kas. 05, 2008 3:28 pm

    CUMHURİYET'İN ANLAMI , ÖNEMİ VE MİLLETİMİZE KAZANDIRDIKLARI
    Kurtuluş Savaşı'mızın zaferle sonuçlanmasını ve Lozan Antlaşması'yla
    bağımsızlığımızın onaylanmasını takiben, artık mevcut devlet
    yönetiminin daha açık biçimde isim alması gerekiyordu. Gerçi, Milli
    Mücadele'yi Büyük Önder ******'ün başkanlığında başarıyla yürüten
    "Türkiye Büyük Millet Meclisi" ve bu meclisin içinden çıkan "Türkiye
    Büyük Millet Meclisi Hükümeti", yapısı ve işleyişi yönünden, ismi
    konmamış bir cumhuriyet yönetiminden farksızdı. Ancak, bu yönetime,
    çağdaş dünyanın gözünde daha belirgin bir nitelik kazandırma amacıyla
    29 Ekim 1923 günü yapılan Anayasa değişikliği ile Cumhuriyet ilan
    edildi.
    Cumhuriyet,egemenliğin kaynağının millete ait olduğunu kabul eden
    devlet şekli demektir; bir diğer ifade ile devletin temel organlarının
    seçimle iş başına geldiği bir yönetim biçimidir.Bu rejimde Devlet
    Başkanı olan Cumhurbaşkanı da milletçe ya da milletin temsilcisi olan
    Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından seçilir. Cumhuriyet yönetimi bu
    niteliği ile, şüphesiz ki demokrasi ilkesinin en gelişmiş şekli,
    demokrasi ilkesinin en iyi uygulanmasını sağlayan bir siyasi rejimdir.
    Cumhuriyet yönetiminin birinci özelliği, seçim esasına dayanan bir
    yönetim oluşudur. Söz konusu seçim, gerek seçme gerekse seçilme hakkı
    açısından belli bir kişiye, belli bir gruba, belli bir sınıfa ait
    değildir; bütünüyle millete aittir. Cumhuriyetle yönetilen bir devlette
    bir görevin, ilahi bir kuvvete dayanması ya da babadan oğula geçmesi
    gibi bir usul de yoktur ve olmaz. Cumhuriyet yönetiminde seçimle iş
    başına gelenlerin görev süresi belli bir dönemi kapsar; yani cumhuriyet
    rejiminde ömür boyu bir görev söz konusu olamaz.
    Cumhuriyet rejiminin ikinci bir özelliği, bu rejim her şeyden önce kamu
    yararını ön planda tutan, kamu yararına dayanan bir yönetim şeklidir.
    Çünkü Cumhuriyet rejimi, gücünü dayanağını kişi, grup ve sınıf
    egemenliğinden değil, geniş halk kitlesinin bütününden, millet
    iradesinden almaktadır.
    Bu yıl 80. yıldönümünü kutladığımız Cumhuriyet rejimi, memleketimize,
    milletimize sayılamayacak kadar çok şeyler kazandırmıştır. Bir kere
    Cumhuriyet yönetimi, devlet yaşantımıza, siyasi yaşantımıza egemenliğin
    bir kişiye, bir gruba, bir sınıfa değil, doğrudan millete ait olduğu
    gerçeğini kazandırmıştır. Çünkü bundan evvel, Osmanlı Devleti'nde
    egemenliğin kaynağı ilahi iradeye dayanıyor, bunu da Sultan-Halife
    sıfatıyla bir kişi temsil ediyordu. Millet haklarını yok eden, milli
    iradeyi geçersiz kılan bu çağ dışı anlayış, memleketimizde ancak
    Cumhuriyet rejimi ile ortadan kaldırılmıştır.
    Cumhuriyet rejiminin bütün vatandaşları yasa önünde eşit sayması, onlar
    arasında hiçbir ayrıcalık tanımaması, onların devlet yönetimine eşit
    olarak katılımını sağlaması, vatandaşların temel hak ve özgürlüklerini
    devlet teminatı altına alışı, milli birlik ve beraberliğimiz açısından
    da birleştirici ve pekiştirici olmuş, milli sınırlarımız içinde hiçbir
    ayrıcalık yapmaksızın bütün vatandaşlarımızın paylaştığı, yararlandığı,
    bu nedenle korumaya ve yaşatmaya kararlı olduğu bir yönetim haline
    gelmiştir.
    Cumhuriyet rejimi aynı zamanda insan unsuruna verdiği değer, insan hak
    ve özgürlüklerine gösterdiği saygı nedeniyledir ki çağdaşlaşmayı,
    çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmayı en iyi şekilde gerçekleştiren bir
    ortam oluşturmuştur. Diyebiliriz ki Türkiye'nin çağ atlaması,
    milletimizin ******'ün önderliğinde her türlü engeli aşarak uygar bir
    toplum haline gelişi, laik ve demokratik cumhuriyet rejimi sayesinde
    mümkün olabilmiştir.
    İşte bize kazandırdığı bu değerler nedeniyle laik ve demokratik
    Cumhuriyet rejimi, memleketimizin ve devletimizin geleceği bakımından o
    derece önemlidir ki, Anayasamızda "Türkiye Cumhuriyeti'nin idare
    şeklinin Cumhuriyet olduğu" hükmünün değiştirilemeyeceği,
    değiştirilmesinin teklif dahi edilemeyeceği ayrı bir anayasa maddesiyle
    teminat altına alınmıştır.
    Gençlerimiz ve her gelecek kuşak bilmelidir ki, bu vatanda kurduğumuz
    Cumhuriyet yönetimi, ******'ün önderliğinde bir ölüm kalım savaşından
    sonra gerçekleştirilmiştir. Bu büyük başarının arkasında binlerce
    şehidin, binlerce gazinin harcı vardır. Bu bakımdan, kurulan bu büyük
    eserin her yönü ile gelişmesi, geliştirilmesi, doğabilecek her türlü
    tehlikeden titizlikle korunması, Cumhuriyet kuşaklarının ******'e ve
    onun devrim arkadaşlarına borçlu olduğu kaçınılmaz bir görevdir.
    Şüphesiz ki Cumhuriyet kuşakları, bu görevin bilinci içinde kendilerine
    bırakılan emaneti sürekli koruyacaklar, Türkiye Cumhuriyeti'ni Büyük
    Önder'in çizdiği yolda sonsuza dek yaşatacaklardır.

      Forum Saati Perş. Mayıs 09, 2024 10:12 am