.talk4her

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
.talk4her

müzik dinle klip izle indir resim google yetkinforum video download youtube islamiyet ilahi


    Anlatım Biçimleri

    AsiRuH
    AsiRuH
    yönetici
    yönetici


    Erkek
    mesaj sayısı : 9861
    Yaş : 36
    İş/meslek : xxxxx
    Kayıt tarihi : 27/09/08

    Anlatım Biçimleri Empty Anlatım Biçimleri

    Mesaj  AsiRuH Paz Ekim 12, 2008 10:06 pm

    Anlatım Biçimleri



    Anlatım Biçimleri:

    Anlatım Biçimleri : Bir düşünceyi, bir duyguyu, bir tasarıyı, bir olayı sözle ya da yazıyla ifade etmeye anlatım denir.

    Birbirinden farklı konuları, olayları, gözlem ve izlenimleri anlatırken kullanılan yöntemlere ise anlatım biçimi denir.

    Açıklayıcı Anlatım : Bu anlatım biçiminde temel amaç, okura herhangi
    bir konu üzerinde bilgi verme, iyice anlaşılmayan ya da yanlış
    anlaşılan bir sözü, bir düşünceyi açıklığa kavuşturmaktır. Bu anlatım
    biçiminde temel amaç bilgi vermek olduğu için belirtilen yargı
    tartışılmaz; konuyla ilgili karşıt görüşlere yer verilmez. Anlatım
    oldukça ciddi, kuru ve öğreticidir.

    Açıklamanın yapılabilmesi, bir bilginin tam ve eksiksiz olarak
    verilmesi için tanımlamalardan, örneklemelerden, karşılaştırmalardan ve
    sayısal verilerden yararlanılır.

    Fıkra, makale, deneme, gezi, eleştiri, röportaj gibi yazı türlerinde açıklayıcı anlatım biçimi yoğun olarak görülür.

    Örnek :

    Çağdaş eğitim, bireyi bilgi ile donatmaktan çok, ona kendi kendine
    bilgi edinme yollarını öğretmeyi amaçlar. Bireyde, sağlıklı düşünme,
    doğru anlama, toplum içinde türlü durumlara olumlu uyum sağlayabilme
    yeteneklerinin geliştirilmesini ister. Sağlıklı düşünme, öncelikle
    dilin işleyiş düzeninin kavranmasına bağlıdır. Bu sebeple kişinin
    eğitimi ile ana dili arasında doğrudan bir bağlantı vardır.

    Tartışmacı Anlatım : Bu anlatım biçiminde birbirine karşıt düşünceleri,
    bir konuyla ilgili kanıları değiştirmek, çürütmek ya da onların yerine
    yenisini koymak amaçlanır.

    Tartışmacı anlatımda yazar, inandırıcılığı sağlayabilmek için ciddi ve
    ağırbaşlı bir anlatım yerine sohbete varan rahat bir anlatım kullanır.
    Yazarın sık sık sorular sorup bunlara yanıtlar vermesi, bu anlatımın
    ayırt edici bir başka özelliğidir.

    Tartışmacı anlatım, bilimsel inceleme ve araştırmaya dayalı yapıtlar
    başta olmak üzere eleştiri, fıkra, deneme, makale, röportaj gibi yazı
    türlerinde de sık sık rastlanan bir anlatım biçimidir.

    Örnek :

    Gene bir eski özlemdir, gidiyor. Yeniye kötü kötü bakıyorlar, mana
    yokmuş, güzel değilmiş, düşünmekten, çalışmaktan kaçınan kimselerin ne
    yaptıklarını bilmeden ortaya attıkları şeylermiş. Geçmişin büyük
    eserlerini inceleyip de onlardan örnek almalıymışız. Oysa ki asıl, yeni
    zordur; yeninin manasını anlamak, güzelliğini duymak zordur. Bunun için
    alışkanlıklarımızı aşmak, dikkatimizi işletmek gerekir.

    Betimleyici Anlatım : Varlıkların kendilerine özgü ayırıcı
    niteliklerini, bu niteliklerin duyu organlarımız üzerindeki etki ve
    izlenimlerini görünür kılmaya, onları sözcükler aracılığıyla
    resimlendirmeye betimleme denir.

    Bir anlatımın betimlemelere dayandırılması ve betimlemenin amaç olarak
    kullanılması ile oluşturulan anlatım biçimine betimleyici anlatım denir.

    Betimlemede, görme, işitme, tatma, dokunma ve koklama duyularına
    yönelik bir anlatım vardır. Herhangi bir varlığın, nesnenin, olayın
    veya çevrenin, duyu organlarımız üzerinde bıraktığı izlenimler belirli
    bir plana göre okura aktarılır.

    Betimleyici anlatım biçimi, amacına göre iki çeşittir:

    Açıklayıcı Betimleme : Bu tür betimlemelerde amaç bilgi vermektir.
    Betimlenen varlık yada nesne tanıtıcı ve ayırıcı özellikleriyle nesnel
    bir tutumla okura aktarılır.

    Sanatsal Betimleme : Bu betimlemede temel amaç, izlenim kazandırmaktır.
    Anlatımda, genel ayrıntılardan, ayırıcı ayrıntılara doğru gidilir.
    Kısaca gözlemlenen varlık ya da nesnenin anlatıcı üzerinde bıraktığı
    etki yansıtılır.

    Örnek :

    Burada müthiş karasinek vardı. Hele kebapçının bulunduğu yerde... Bir
    dükkanda ve etrafında bu kadar sinek olmasının bir hikmeti vardır,
    elbette...

    Öyküleyici Anlatım : Tasarlanan, gözlemlenen ya da yaşanan bir olayı
    yer, zaman ve kişi kavramlarına bağlayarak anlatan anlatım biçimine
    öyküleme denir. O halde öykülemede dört temel kavram bulunur:

    ü Öykülemede, konuyu geliştiren olgu ya da olgular vardır ki buna olay denir.

    ü Öykülemede, olayın geçtiği çevre ya da yer kavramı bulunur.

    ü Olayın akışı içinde aklımızda yarattığımız kavram, zaman öğesini oluşturur.

    ü Olayın içinde yer alan veya bu olayı yaratan öğelere kişi adı verilir.

    İki farklı öyküleme biçimi vardır:

    Açıklayıcı Öyküleme : Birtakım bilgileri zamansal oluşuma (kronolojiye)
    göre anlatan ve sanatsal bir kaygının güdülmediği bir öyküleme
    biçimidir. Temel amaç herhangi bir şeyi tarihsel gelişimi içinde okura
    aktarmak, bu konuda onu bilgilendirmektir.

    Sanatsal Öyküleme : Bu öykülemede bilgilendirme amacı yoktur. Temel
    amaç bir olay anlatıp okuru o olayın içine çekmek, onun içinde yaşatıp
    okuru duygulandırmaktır. Öykü, roman gibi yazınsal türlerin
    kullanıldığı öykülemeye sanatsal öyküleme denir.

    Örnek :

    Hamdi amcamı en son 1960-1961 yıllarında gördüm. Bir iş nedeniyle
    Ankara'ya gelmişti. Beni görmeden gitmeyi içine sindirememiş, telefon
    edip geleceğini söylemişti. Tıpkı çocukluğumda babamı beklediğim gibi,
    camdan cama koşup gelişini bekledim. Uzun yıllar sonra birbirimizi
    görüp konuşacaktık. Amca yeğen birbirimize sarıldık. Hem sevinçten hem
    de annemi babamı anımsayıp ağladık. Çocuklarımı kucağına aldı. Onları
    öpüp öpüp sevdi. Kardeşim Leman Hanım, bunları görseydi, dedi. O gün
    onu son görüşüm oldu. Öldüğünü duyduğum zaman ne yapacağımı şaşırdım...

    Düşünceyi Geliştirme Yolları (Anlatımda Başvurulan Yollar) : Bir
    düşüncenin, bir konunun, bir açıklamanın tam olarak anlatılabilmesi
    için yararlanılan yönteme "düşünceyi geliştirme yolu" ya da "anlatımda
    başvurulan yol" adı verilir. Bir paragrafta düşünceyi geliştirme
    yollarından yalnız biri kullanılabileceği gibi, bunların birkaçı da
    kullanılabilir.

    Düşünceyi Geliştirme Yolları :

    Tanımlama : Bir varlığın, bir nesnenin ya da bir kavramın özel ve
    değişmez niteliklerini sıralayarak onu tanıtmaktır. Tanımlama,
    genellikle, paragrafın giriş bölümünde yer alır. Gelişme ve sonuç
    bölümlerinde tanımlamalara pek rastlanmaz. Tanımlama, daha çok
    açıklayıcı ve tartışmacı anlatım biçimlerinde kullanılan bir düşünceyi
    geliştirme yoludur.

    Örnek :

    Roman, insanların başından geçen ya da geçebilecek türdeki olayları yer
    ve zaman belirterek anlatan uzun yazı türüdür. Yazarın üstün bilgisi,
    sağlam gözlemi, duygusu romanın başarılı olmasını sağlayan en önemli
    etkendir.

    Örnekleme : Genellikle soyut bir düşünceyi ya da kavramı somutlamak;
    onu görünür, bilinir kılmak için bir yapıtı, bir kişiyi, bir olayı
    paragrafa aktarmaya örnekleme denir. Örnekleme, düşünceyi somut
    kılacağı için onun hem daha kolay anlaşılmasını, hem de inandırıcılık
    kazanmasını sağlar. Örnek olarak verilen şey, anlatımı somutlayacak
    nitelikte genel ve bilinir bir şey olmalıdır. Örnekler, bir paragrafın
    daha çok gelişme bölümünde yer alır. Çünkü bu bölümde konu açılacak ve
    ona somutluk ve inandırıcılık kazandırılacaktır.

    Örnek :

    Kültür, bir toplumun yaşama biçiminde, davranışlarında belirginleşir,
    giyinişine, yiyip içmesine, çalışmasına, hatta jestlerine yansır. Bir
    Türk 'hayır' anlamında başını yukarı kaldırır. Amerikan kültüründe ise
    aynı amaç için baş iki yana hareket ettirilir. İki erkeğim kol kola
    girip gezmesine Anglosakson ülkelerinde rastlayamazsınız.

    Karşılaştırma : Nesneler, kavramlar, olay ya da durumlar arasındaki
    benzerlik veya farklılıkların dile getirilmesidir. Dolayısıyla
    karşılaştırma, yalnızca iki kavram arasındaki karşıtlıkları gösterme
    değildir. Benzerlikleri gösterirken de karşılaştırmalardan
    yararlanılabilir. Böylece sözü edilen kavram daha görünür, daha somut
    bir özellik kazanmış olur.

    Örnek :

    Hayvanların koşullanmaya ve denem yanılma etkinliğine dayanan
    öğrenmeleri yanında, insan öğrenmesinin ayrı bir niteliği vardır.
    İnsanın her öğreniş aşaması bedence belirli bir olgunlaşmayı
    gerektirir. Söz gelimi; konuşmayı öğrenmek yalnız ses çıkarmak değildir.

    Benzetme : Bir durumu, bir kavramı açıklarken bilinen ve ondan daha etkin benzerinden yararlanmaya benzetme denir.

    Örnek :

    Boş bırakılmış topraklar, gübreli ve bereketli ise, yüz bin çeşit otla
    dolar. Yararlı olabilmeleri için onlara kazma vuruyor, işe yarar
    tohumlar ekiyoruz. Ruhlar da böyledir. Onları bir fikirle uğraştırıp
    dizginlerini tutmazsanız, uçsuz bucaksız bir hayal dünyasında başıboş,
    öteye beriye dolaşıp dururlar. Bir amaca bağlanmayan ruh, yolunu
    yitirir.

    Tanık Gösterme : Anlatma somutluk ve inandırıcılık kazandırmak amacıyla
    başkalarının düşünce ve sözlerinden yararlanmaya tanık gösterme denir.
    Ancak tanık gösterilen kişi, bilinen ve kabul gören bir özellikte
    olmalıdır. Yoksa sıradan bir insanın tanık gösterilmesi, düşünceyi
    inandırıcı kılmaktan uzak düşer.

    Tanık olarak seçilen, kişi değil de bir söz ise bu, tırnak içine
    alınarak verilmelidir. Ayrıca hem kişi adı kullanılıp hem de onun
    konuyla ilgili sözleri verilecekse, bu sözler tırnak içine alınmalıdır.

    Örnek :

    Jan Paul Sartre şöyle der: "İnsan bazı şeyleri söylemeyi seçtiği için
    yazardır." Bu görüşe katılmamak mümkün mü? Söz sanatçısı dediğin,
    herkesin söylemek isteyip de söyleyemediği sözleri, kendine özgü
    biçimler arasından seçerek söyleyivermeli ve okuyucuya : "Benim
    söylemek istediğimden daha güzel" dedirtmeli.

    İlişki Kurma: Paragrafta ortaya konan düşüncenin açıklanması için,
    herhangi bir durumun ya da olayın ortaya çıkışını, onun nedenini
    geçmişte olan bir başka duruma veya olaya dayandırarak açıklamaktır. Bu
    anlatım yolunda geçmişteki bir olay anımsatılarak asıl anlatılmak
    istenen daha net ve inandırıcı bir biçimde ortaya konmuş olur.

    Örnek :

    Ben, hasta ruhları ve sinirli insanları daima yüzlerinin tebessümlü
    olup olmamasıyla teşhis ederim. Sinirli adamların yüzleri gülmez.
    Tebessümden mahrum bir çehre gördüğüm zaman, derhal bunun bir sinir
    hastasına ait olduğunu anlarım. Tebessüm, ruhun sağlamlığı kadar,
    saadetin de müjdecisidir.

    Sayısal Verilerden Yararlanma : Bir düşünceyi aktarabilmek için
    anlatılmak istenen nesnenin ya da kavramın nicelik özelliklerinden
    yararlanmadır. Bu düşünceyi geliştirme yolu, daha çok tekniğe ve
    istatistiğe dayalı bilgilerin anlatımında kullanılır.

    Örnek :

    Öğrencilerin çalışırken ara verip dinlenmeleri gerektiğini
    düşünenlerdenim. Mola verilmeden yapılan uzun soluklu bir çalışma,
    verimi düşürür. Ellişer kişiden oluşan iki ayrı gruba yüz soruluk bir
    test uygulanır. Grubun biri, testi hiç ara vermeden yanıtlarken, diğer
    gruba elli sorudan sonra 15 dakikalık dinlenme verilir. Dinlenme
    almayan grubun başarısı, alan grubun başarısından % 30 düşük çıkar.

      Forum Saati Perş. Mayıs 09, 2024 9:38 pm