müzik dinle klip izle indir resim google yetkinforum video download youtube islamiyet ilahi |
|
| Pekin 2008 Halter | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
AsiRuH yönetici
mesaj sayısı : 9861 Yaş : 36 İş/meslek : xxxxx Kayıt tarihi : 27/09/08
| Konu: Pekin 2008 Halter Salı Ekim 07, 2008 3:45 pm | |
| Pekin 2008 Halter Halter Antrenörleri Derneği olarak; toplumun her kesiminde merak edilen olimpiyatlarda halter branşında aldığımız başarısız sonuçların ve hayal kırıklığının sebepleri ve herkesin kafasındaki ‘neden- niçin’ sorularını bir nebze aydınlatabilmek için eleştiri yapmayı kendimize görev bildik. Dört yıl önce Atina Olimpiyat oyunlarında Türkiye 3 Altın madalya kazanmış bu altınların hepsini halter branşında almıştı.Türk Halteri açısından tarihinin en başarılı olimpiyatıydı.Atinada sıfır çeken de oldu dopingden yakalanan da `;ama bütün bu olumsuzlukların yanında 3 altın ,1 bronz ,4 madalya vardı.Bu yüzden kimse ağzını açıp tek kelime etmiyordu.2004 yılı halter camiasının altın yılı olarak tarih kitaplarına geçmeye hazırlanırken,camianın içerisinden çıkartılan taciz skandalları ile abandone olan halter camiası doping olaylarından sonra nakavt olmuştu.(Camianın içerisinden derken bayan sporcuların o dönem tv ekranlarında tartıştıkları taciz skandallarının geçtiği dönemler doksanlı yılların sonlarına doğru idi. 2004 yılında Türk Halterinin en popüler olduğu bir dönemde ısıtılıp ekranlara sunmak camianın içerisinde başlayan kopmalar ve kısır çekişmelerin başlangıcı da sayılabilir.) 2008 yılında Pekin olimpiyatlarında elde edilen başarısızlıkların temeli bu dönemde atılmıştır. Halter camiasındaki kopmaların ve kısır çekişmelerin sebeplerinden birisi de ödül yönetmeliğinde yapılan değişikliklerle artan ödül miktarlarıdır.Dönemin federasyon yönetiminin yarışmaya giden antrenörleri hep aynı isimlerden oluşturması ve artan ödüllerin aynı isimler tarafından alınması ;dışarıda kalan ve pastadan pay alamayanları olumsuz etkiledi...2004 yılında yapılan federasyon başkanlığı seçimlerine ,Türkiye’nin en başarılı federasyonu olarak giren Kenan Nuhut seçimlere ‘başarılıyım ama mutsuzum’ sloganı ile giren Hasan Akkuş ekarte edildi.Yıllarca oturtulmaya çalışılan taşlar yerinden oynatıldı.(yeni slogan Hem başarısızım hem mutsuzum.) 2008 yılına gelene kadar Türk Halteri bir çok badireleratlattı.Olimpiyatlar hep kurtuluş olarak gözlendi.Konuşulması gereken sözler hep olimpiyat sonuna bırakıldı, bir çok yanlışa “aman takıma zarar gelmesin” diye ses çıkartılmadı.Maalesef olmadı. Camianın bu kadar desteğine ve hoş görüsüne rağmen halterdeki çöküşün önüne geçilemedi. “Perşembenin gelişi çarşambadan belli olur.”misali olimpiyatlar öncesi en son sınav olarak nitelendirilen Avrupa Şampiyonasında takımdan üç sporcumuz sıfır çekti.Halil Mutlu gibi bir sporcumuz ikinci oldu, Sedat Artuç sakatlandı.Halter için tehlike çanlarının çaldığını, Avrupa Şampiyonası dönüşü www.halterantrenorleridernegi.com adresinde günlerce yayınlamış ve bu şekilde devam edilirse , olimpiyatlarda büyük bir hayal kırıklığı yaşayacağımızı belirtmiştik.Halter Antrenörleri Derneği olarak yaptığımız bu uyarılar hiçbir şekilde dikkate alınmamış ve olimpiyatlara 3 ay gibi kısa bir süre kala Olimpiyat kampı başlatılmadan bütün teknik direktörlerimiz Japonya’ya Asya Halter Şampiyonasını izlemeye- kendi deyimlerine göre olimpiyatlarda yarışacak muhtemel rakiplerimizin taktiklerini inceleme gezisine- gitmişlerdir. Olimpiyat hazırlık kamplarındaki düzensizlik ve antrenör-sporcu ilişkilerindeki çelişkiler ilk olarak Halil Mutlunun olimpiyatlara katılmayacağını açıklamasıyla patlak verdi.Nitekim Halil Mutlu yaptığı açıklamalarda yeteri kadar ilgi ve desteği bulamadığını ;kamplarda Milli takım ruhunun oluşturulamadığını söylüyor,fakat bu sitemleri hiç kimsenin kulağına gitmiyordu.Halil Mutlunun sitemleri haksız değildi Nitekim , Taner Sağır Boluda ,Nurcan Taylan Sivasta ,Sibel Özkan Konyada ,geride kalan sporcular:Bünyami Sudaş ,Sedat Artuç,İzzet İnce Ankarada kampta hazırlıklarını sürdürüyorlardı.Özel antrenörü olanlar istedikleri yerde kamp yapma imkanına sahiptiler.Böyle bir uygulamanın nasıl bir sonuç doğuracağını tahmin edemeyen teknik direktörlerimiz hazırlıklarını bu şartlarda yani Türkiye’nin dört ayrı bölgesinde ayrı ayrı kamp yaparak sürdürdüler. Bu uygulama halter sporunu ferdi bir spor olarak nitelendirenlerin büyük bir hataya düştüklerinin göstergesidir Halter antrenmanları hiçbir zaman tek başına yapılamaz ;çünkü halterci antrenmanda takım arkadaşlarına bakarak hırslanır ,birbirlerinden destek alır, birbirlerini sürükler ve antrenman bütünlüğü , Milli Takım ruhu ve havası ile rekor denemeleri yapar.Hiçbir sporcu “Ben olimpiyatlara gideyim de bir güzel sıfır çekeyim .”diye hazırlık yapmaz.Her sporcunun olimpiyatlarda madalya hedefleri vardır.Bu hedeflere yaklaştırabilecek en önemli kişi de antrenördür.Antrenör sporcuya yeterli desteği vermez ,taşın altına elini sokmaz ve nasıl olsa olimpiyat vizesini aldım gerisi beni ilgilendirmez mantığı ile sporcu hazırlarsa ,sonucun bu şekilde olması kimseyi şaşırtmamalıdır. Olimpiyatlarda sıfır çeken, sakatlanan sporcuları suçlamak işin kolay tarafı ; ama hesap sorulması gereken başka kişiler de var. .Sağlık kurulu başkanımız acaba olimpiyat öncesi hangi sporcumuzun sakatlıklarından haberdardır yada olimpiyatlardan önce kaç defa halter salonuna gelmiş ve sporcularımızın şikayetlerini dinlemiştir!Olimpiyat öncesi sporcularımıza nasıl bir diyet programı uygulanmıştır?Sporcularımızın psikolojik yardım alabileceği danışmanları var mıydı?Bütün bu soruların cevapları Pekindeki başarısızlığın sebebini açıklamaya yeterli olmuştur diye düşünmekteyiz. Nurcan Taylanın Olimpiyat oyunlarından önce sakatlandığı ve gitmek istemediğini herkes bilmekteydi.Olimpiyat kafilesi İstanbul da yola çıkmadan önce Nurcan Taylanın yarışmaya götürülmesine karar verilmesi tam bir komediye dönmüştü.Federasyon Başkanı ve antrenörler Nurcanın sakat olduklarını hatta yarışmaya giremeyebileceğini biliyorlardı burada inisiyatif ellerinde idi.Nurcanın yerine Sibel Şimşek i götürebilirler ve bunun açıklamasını da rahatlıkla yapabilirlerdi Çünkü Nurcan sakattı. Sedat Artuç Avrupa Şampiyonasında sakatlanmış ve müsabakalara katılamamıştı.Avrupa Şampiyonasının ardından Sedat Artuç un MR ı kaç defa çekilmiş ,bacağındaki yırtığın iyileşip iyileşmediği kim tarafından kontrol edilmiş ve hangi tedavi metodu uygulanmıştır? Müsabaka öncesi bacağına yapılan iğnenin Sedat ın performansına etkisi ne şekilde yansımıştır? Taner Sağır Avrupa Şampiyonasında sıfır çekmişti. Federasyon başkanını müsabaka başlangıç derecelerinin çok fazla olmasından ve kendisine aşırı güvenmesinden dolayı Taner in böyle bir sonucu elde ettiğini söylemişti. Avrupa Şampiyonasından 3 ay sonra Taner in müsabakasının aynı şekilde sonuçlanması federasyon başkanı ile antrenörlerin arasında diyalog eksikliği yada birbirlerini önemsememe gibi bir durumun olduğunu gözlemlemekteyiz.Taner Sağır gibi bir sporcunun 165 kg başlaması elbette normal fakat sporcumuzun en son müsabakada elde ettiği sonuç psikolojik olarak kendisini etkilemiştir.Teknik açıdan bir eksikliği olmasa da güven eksikliği her kaldırışta kendini göstermekteydi , Taner Sağırın bir makine olmadığını onunda bir insan olduğunu antrenörlerin fark etmesi gerekiyordu. İzzet İnce yaşanan bütün olumsuzlukların yükünü sırtında hissederek müsabakaya başlamıştı.İlk hakkında 165 kg yapamamasından anlaşıldığı gibi halter takımındaki güvensizlik ve stres onunda kötü bir yarışma çıkartacağının habercisiydi.Nitekim öylede oldu 170 kg ile tamamladığı koparma müsabakasının ardından 190 kilo ile başladığı silkme hareketinde bacağından sakatlandı ve müsabakaları terk etmek zorunda kaldı.190 kilo İzzet İnce için komik bir derece olmasına rağmen antrenörlerin sporcumuzun sıfır çekmemesi için bu kadar az kilo ile başlatması aklımız şu soruyu getiriyor.Acaba İzzet İnce için uygulanan müsabaka taktikleri Taner Sağır için uygulansa idi acaba bir gümüş yada bronz madalya gelebilirmiydi? Cevap- Daha fazlası altın madalya bile olabilirdi. Erkeklerde yarışmaları sıfır çekmeden sakatlanmadan bitirebilen tek sporcumuz Bünyamin Sudaş da madalya umudundan uzak , B gurubunda yarışmalara katıldı.Bünyamin Sudaşın başlangıç kiloları Türk Halterinin düştüğü durumun en güzel göstergesidir.163 kg koparma 202 kg silkme başlayan Bünyamin Sudaşın sikleti 105 kg.Olimpiyat hazırlığında yaptığı en iyi derece 177 -220.el insaf .Bünyamine söylenen şu ”git sıfır çekmede ne yaparsan yap” Bünyaminde verilen talimatlar doğrultusunda elinden geleni yapmıştır. Pekin olimpiyatlarında halter için söyleyebileceğimiz tek güzel olay Sibel Özkan ın gümüş madalya alması.Genç sporcumuz eline geçen fırsatı en iyi şekilde değerlendirmiş ,rakiplerine” bu kiloda artık bende varım” demiştir. Sporcumuzu kutluyor , daha büyük başarılara imza atmasını diliyoruz. | |
| | | AsiRuH yönetici
mesaj sayısı : 9861 Yaş : 36 İş/meslek : xxxxx Kayıt tarihi : 27/09/08
| Konu: Geri: Pekin 2008 Halter Salı Ekim 07, 2008 3:46 pm | |
| 29. Yaz Olimpiyat Oyunları'nda, Halter Milli Takımı sporcularından Nurcan Taylan'dan sonra bugün Taner Sağır'ın da ''sıfır'' çekmesi, Türk kafilesinde büyük bir düş kırıklığına neden oldu. Taner Sağır'ın müsabakasından sonra açıklama yapan Halter Federasyonu Başkanı Hasan Akkuş, Pekin'de alınan başarısız sonuçların sorumluluğunu, kendisinin başkanlığındaki federasyon yönetiminin üstlenmesi gerektiğini belirterek, ''Ekim ayında yapılacak seçimde yeniden aday olmayı düşünmüyorum'' dedi. 2004 Atina Olimpiyatları'nda altın madalya kazanan sporculardan Halil Mutlu'nun olimpiyatlara gelmediğini, halter müsabakalarının ilk gününde Nurcan Taylan'ın ''sıfır'' çektiğini, bugün de Taner Sağır'ın aynı başarısızlığa uğradığını hatırlatan Akkuş, ''Ortada bir başarısızlık varsa, bunun sorumlusu genç sporcularımız olamaz. Sorumlusu benim yönetimimdir. Biz buraya kadar doğru bildiklerimizi yaptık. Bize göre sporcularımızın beslenmesinden kullandıkları malzemelere kadar herşey birinci sınıftı. Fakat demek ki bazı şeyleri doğru yapamamışız. Herkes Taner Sağır'dan altın madalya bekliyordu. O da yüksek bir kiloyla yarışmaya başladı. Rahatlıkla şampiyon olabilirdi ama olmadı. Şimdi onları bu ağır psikolojik yükün altından kurtarmamız gerekiyor. Bu durumda başarısızlığın bedelini de ödememiz gerekir'' diye konuştu. Akkuş, basın mensuplarının ''İstifa etmeyi düşünüyormusunuz?'' biçimindeki sorusu üzerine, ''İstifa etmemin anlamı yok. Çünkü zaten ekim ayında genel kurul yapmamız gerekiyor. Genel kuruldan da 1 ay önce istifa etmek zorundayız. Fakat ekim ayındaki genel kurulda başkanlığa yeniden aday olmayı düşünmüyorum'' dedi. | |
| | | AsiRuH yönetici
mesaj sayısı : 9861 Yaş : 36 İş/meslek : xxxxx Kayıt tarihi : 27/09/08
| | | | | Pekin 2008 Halter | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|