.talk4her

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
.talk4her

müzik dinle klip izle indir resim google yetkinforum video download youtube islamiyet ilahi


    Hz.alinin Son Sözleri

    AsiRuH
    AsiRuH
    yönetici
    yönetici


    Erkek
    mesaj sayısı : 9861
    Yaş : 36
    İş/meslek : xxxxx
    Kayıt tarihi : 27/09/08

    Hz.alinin Son Sözleri Empty Hz.alinin Son Sözleri

    Mesaj  AsiRuH Çarş. Kas. 26, 2008 10:54 pm

    Hazret-i Osman zamanında çıkan fitne ateşi Dört büyük halifenin
    sonuncusu olan Hazret-i Ali zamanında da devam etti. Bunun için beş
    sene süren hilafeti zamannıda sükun ve huzur bulamadı.

    Zamanındaki fitne ocağı olan Haricilere savaşmış ve hepsini de perişan
    etmişti. Bunlardan, kin ve intikam ateşiyle dolu olanlar, zaman zaman
    bir araya gelerek, nasıl intikam alacaklarını planlıyorlardı. Sonunda;
    Hz. Ali , Hz. Muaviye ve Hz. Amr bin Âs’ı öldürmeğe karar verdileri.
    Hz. Ali’yi , Abdurrahman bin Mülcem öldürecekti.

    İbnü Mülcem, Hazret-i Ali’i kollamağa başladı. Bir gün sabah namazından
    önce Halifenin geçeceği yola pusuya yattı. Hz. Ali’nin geldiğini
    görünce İbni mülcem âniden arkadan üzerine atılarak zehirli kılıcını
    indirdi.

    Hz. Ali ağır yaralıydı. Durmadan kan kaybediyordu. O vaziyette iken
    bile yanındakilere dönerek, camie gidip sabah namazını kılmalarını,
    vakti geçirmemelerini söyledi. Namazı kıldırmak için de yerine vekil
    tayin etti.

    Oğlu Hz. Hasan’ı yanına çağırarak:“Bunun yemeğini yedirip istirahatini
    de temin edin. Eğer yaşayacak olursam ya affederim veya cezasını
    veririm. Eğer ölürsem, cezasını verin fakat aslâ haddi tecavüz ederek
    Müslümanların kanlarına girmeyiniz. Zira ALLAH (c.c.) haddi tecavüz
    edenleri sevmez” buyurdu.

    Kendisine, “Yâ Emire’l mü’minin, şayet size bir hal olursa oğlun
    Hasan’ı halife saçelim mi?” diye sordular.“Ben bu hususta sizlere ne
    emrederim ve ne de nehyederim. Siz işinizi daha iyi bilirsiniz. Resûl-i
    Ekrem’in bu meseleyi bıraktığı gibi ben de bırakacağım.” buyurdu.

    Durumu gittikçe ağırlaşyordu. Devamlı olarak kelime-i tevhid ile âyet-i
    kerimeler okuyordu. Bir ara yanına oğulları Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin’i
    çağırdı. Onlara şu şekilde nasihatta bulundu:

    “Evlâtlarım! Sizlere Allah’a karşı müttaki olmanızı vasiyet ederim.
    Daimâ doğru söyleyin ve yetimlere acıyın. Âhiret için iyi ameller
    işleyerek sıkıntıya düşenlerin imdâdına koşun. Zâlimin hasmı olup
    mazluma daimâ yardım edin. Allah'n kitabı ile amel edin ve ALLAH (c.c.)
    yolunda olmaktan sizi hiçbirşey alakoymasın.”

    Bu nasihatlerden sonra Hz. Ali âyet-i kerimeler okumağa başladı.
    Vefatında, son sözü “Lâ ilâhe illALLAH (c.c.) Muhammedün Resûlullah”
    oldu.

    “Öyle zaman gelecek ki... “

    Hazret-i Ali vefatından önce ileride olacakları şöyle haber verdi:

    “İleride öyle zamanlar gelecek ki, kıtâl ve zulümsüz hükümdarlık
    etmeyen kalmayacak; çılgınlık ve cimrilik etmeden zengin olmak mümkün
    olmayacak; kişilerin arzularına uymadıkça da insanlarla sohbet etmek
    mümkün olmayacak. Bu zamana kim yetişecek olur da sohbet ve metânet
    gösterir ve kendisini korursa, Allahü teâlâ ona elli sıddîk sevâbı
    verir.”

    “Âhir zamanda bir mü’min, halk arasında adını unutturmadıkça rahat edemeyecektir.”

    “Öyle zamanlar gelecek ki kötülükleri men edenlerin sayısı, insanların
    onda birinden az olacaktır. Sonra bunlar da gider ve artık kötüyü
    yasaklayan tek kimse bulunmaz.”

    “Her fenalıktan uzak kalmanın yolu, dili tutmaktır.”

    “İki şey aklı ve tedbiri bozar. Biri acele etmek, biri de olmayacak şeyi istemek.”
    “Akıl gibi mal, iyi huy gibi dost, edep gibi miras, ilim gibi şeref olmaz”

    “Dünya bir cîfedir, leştir. Ondan bir şey isteyen köpeklerle dolaşmaya dayanıklı olmalı.”

    “İyilik bilmez birisi de olsa, sen iyilik yap! Zira o, mukâbilinde teşekkür edene yapılan iyilikten mizanda daha ağır basar.”

    “Arkadaşlarımdan bir grup toplayıp kendilerine bir ziyafet vermem, benim için bir köle azad etmekten daha sevimlidir.”

    Peygamber efendimiz, Hz. Ali’ye buyurdu ki: “Yâ Ali altıyüz bin koyun
    mu istersin, yahut altıyüzbin altın mı veyahut altıyüz bin nasihat mı
    istersin?” Hz. Ali, “Altıyüzbin nasihat isterim.” deyince, buyurdu ki:
    “Şu altı nasihata uyarsan, altıyüz bin nasihata uymuş olursun.”

    1. “Herkes nafilelerle meşgûl olurken, sen farzları ifâ et.

    2. Herkes dünya ile meşgûl olurken, sen Allahü teâlâyı hatırla. Yani
    din ile meşgul ol, dine uygun yaşa, dine uygun kazan, dine uygun harca!

    3. Herkes birbirinin ayıbını araştırırken, sen kendi ayıplarını ara. Kendi ayıplarınla meşgul ol!

    4. Herkes, dünyayı imâr ederken, sen dinini imâr et, zînetlendir.

    5. Herkes halka yaklaşmak için vâsıta ararken, halkın rızâsını gözet. Allahü teâlâya yaklaştırıcı sebep ve vâsıtaları ara!

    6. Herkes çok amel işlerken, sen amelinin çok olmasına değil, ihlâslı olmasına dikkat et

      Forum Saati Cuma Eyl. 27, 2024 5:17 am